Ekonomi-teknoloji-magazin-yaşam haberleri (14.03.2021)
*CİNSİYET ÇEŞİTLİLİĞİ FİRMALARI BÜYÜTÜYOR..UTİB’DE GÜNDEM İŞ DÜNYASINDA KADIN
UTİB’in Ar-Ge Merkezleri Kapasite Geliştirme Desteği eğitiminde kadının iş dünyasındaki yeri konuşuldu. Program Koordinatörü Ufuk Batum, cinsiyet çeşitliliği vurgusu yaptı.
Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB), firmalara yönelik eğitim çalışmalarını sürdürüyor. Ar-Ge Merkezleri Kapasite Geliştirme Desteği (mini-MBA programı) kapsamında başlatılan eğitim programının dördüncüsü UTİB ev sahipliğinde gerçekleştirdi. Ufuk Batum tarafından verilen eğitim programına 12. TechXtile Start-Up Challenge programında kurumsal kategoride ilk 3 finalistle birlikte, 11. TechXtile Start-Up Challenge kapsamında ödül almaya hak kazanan ancak, pandemi nedeniyle programdan faydalanamayan firmalar katıldı.
CİNSİYET ÇEŞİTLİLİĞİ VURGUSU
Kadınların iş hayatında erkeklere nazaran daha titiz ve çalışkan olduğunu vurgulayan Program Koordinatörü Ufuk Batum, “Kadın çalışanlar, erkeklere göre takım çalışmasında, çalışanlarla olan ilişkilerinde ve kaliteli iş yapma konularında daha önde. Detaylara fazla önem verdiklerinden dolayı belirli konularda hızlı aksiyon alamadıkları düşünülüyor ve bu yüzden yönetici pozisyonlarında kadınlar daha az yer alıyor. Cinsiyet çeşitliliğini artıran firmalar, rakiplerine kıyasla daha çok gelişebilir ve büyüyebilir” ifadelerini kullandı.
‘KÜLTÜR İLE İLİŞKİSİ YADSINAMAZ’
Katılımcılar ile Dünya Ekonomik Forumu’nun bu alanda yayımladığı raporu da paylaşan Ufuk Batum, “Bu rapora göre bir kadın ile bir erkeğin maaşı 2 bin 133 yıl sonra eşit olabilecek. Bu veri, iş dünyasındaki kadın erkek eşitsizliğini gözler önüne seriyor. Kadının iş dünyasındaki yeri, kültür konusuyla yakından ilişkili. Örneğin Japonya’da kadının iş hayatında yönetici pozisyona gelmesi zordur. Aynı göreve gelse bile erkekle aynı maaşı alması mümkün değildir. Aslında Japonya, gelişmiş ve refah seviyesine ulaşmış bir ülke ama fazla gelenekçi. Türkiye’ye baktığımızda ise durum, bu şekilde işlemiyor. Kadın kendini ispat ettikçe kültür değişebilir, kırılabilir” dedi.
Yataş Grup 2020 Yılını 170 Milyon TL Net Kar ile Kapattı
2020 yılı finansal sonuçlarını açıklayan Yataş Grup, net karını bir önceki yıla göre yüzde 97 artırarak 170 milyon TL rakamını yakaladı.
Pandemi dönemini fırsata çevirerek yatırımlarını ve sürdürülebilir büyümesini sürdürmeyi başaran Yataş Grup, 2020 yılı finansal sonuçlarını açıkladı. Yataş Grup, 2020’de 170 milyon TL net kâr elde ederek 2019 yılına göre kârını yüzde 97 artırdı. Şirketin 2020 yılı FAVÖK’ü (faiz, amortisman ve vergi öncesi kar) bir önceki yıla göre yüzde 73 artarak 297 milyon TL oldu. 2020 yılı net satış gelirleri yüzde 50 büyüme göstererek 1,75 Milyar TL olarak gerçekleşti.
Konuya ilişkin bir değerlendirmede bulunan Yataş Grup CEO’su Nuri Öztaşkın, şunları söyledi: “2020 yılının ilk çeyreğinde yüzde 40 büyüdük. Türkiye’de ilk koronavirüs vakasının görülmesinin ardından alınan önlemler neticesinde mağazalarımızın bir süre kapalı kalması satışlarımızı etkiledi, biz de alternatif satış kanallarına yöneldik. Yataş Bedding markamızın online satışları mevcuttu, buna ek olarak telefonla sipariş dönemi başlattık. Enza Home için de aynı imkânı sunduk. Yurtdışı satış ağımızı güçlendirmeye de devam ettik, Enza Home ve Yataş Bedding markalarıyla yurtdışındaki satış noktamızı 96’ya ulaştırdık. Cironun yüzde 7’si olan ihracatımızı pandemi döneminde yüzde 10’a ulaştırdık. 2021’de istikrarlı büyümeye ve mağaza ağımızı güçlendirmeye devam edeceğiz. Yılsonuna kadar yurtiçinde 200 mağaza, yurtdışında ise 100 satış noktası daha açmayı hedefliyoruz.”
İhracatçılar sağlıklarını Türk hekimlerine emanet etti
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, pandemi sürecinde insan üstü gayretle çalışan Türk doktorlarının 14 Mart Tıp Bayramını kutladı. Eskinazi, “200’den fazla ülkeye ihracat yapan, dünyanın dört bir tarafına seyahat eden Egeli ihracatçılar olarak sağlığımızı Türk hekimlerine emanet ediyoruz” dedi.
Türkiye’de modern tıp eğitiminin yaklaşık 200 yıllık bir tarihi olduğuna işaret eden Eskinazi, Türkiye’nin sağlık alanında yaptığı yatırımların ve hekimlerinin yetkinliklerinin pandemi döneminde toplumun tüm kesimleri tarafından daha net bir şekilde görüldüğünü dile getirdi.
Eskinazi, “Dünya’nın 200’den fazla ülkesine 13 milyar doların üzerinde ihracat yapan, tüm dünya ile temas halinde olan Egeli ihracatçılar olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ifade ettiği gibi, gönül rahatlığıyla sağlığımızı pandemi döneminde Türk hekimlerine emanet ettik” diye konuştu.
Pandemi sürecinde 135’i hekim 385 sağlık çalışanının, toplumumuzun sağlığını korumak için çabalarken Covit-19 virüsüne yenik düştüklerini hatırlatan Eskinazi sözlerini şöyle sürdürdü; “Toplumumuzun sağlığı için hayatlarını kaybeden hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine sabır ve başsağlığı diliyoruz. Bizlere düşen görev bundan sonraki süreçte pandemi kurallarına harfiyen uymak hem kendi sağlığımızı, hem de hekimlerimizin sağlığını korumaktır.”
Ege İhracatçı Birlikleri’nin pandemi sürecinde hem sağlık çalışanlarının, hem de vatandaşlarımızın salgından en az zararla kurtulması için olanaklarını seferber ettiği bilgisini veren Eskinazi, “İzmir, Aydın, Manisa, Denizli, Uşak, Balıkesir, Afyon illerindeki hastanelere; entübasyon kabini, hastabaşı takip monitörü, merkezi monitör, ventilatör, CPR cihazı, biyolojik numune alma kabini, temassız ateş ölçer, dezenfektan, koruyucu tulum, önlük, siperlik, N95, maske, gözlük, cerrahi maske, FFP3 maske, toz maskesi bağışında bulunduk” diyerek sözlerini noktaladı.
TÜRKİYE’DE YILIN OTOMOBİLİ SEÇİMİ İÇİN 27 ADAY
Otomotiv Gazetecileri Derneği (OGD), tarafından bu yıl 6’ncısı düzenlenecek olan “Türkiye’de Yılın Otomobili” seçimi için aday modeller belli oldu. Otomotiv konusunda uzman gazetecilerden oluşan OGD üyelerinin 9 Nisan’da yapacağı oylama sonucu 27 aday arasından belirlenecek 7 finalist otomobil 12 Nisan tarihinde açıklanacak.
OGD üyelerinin oylarıyla belirleyeceği 7 finalist otomobil arasından en fazla puan alan finalist, Türkiye’de Yılın Otomobili seçilecek. Birinci olan otomobil için ödül töreni ise Haziran ayında gerçekleştirilecek. Bu yıl 6’ncı kez düzenlenen “Türkiye’de Yılın Otomobili” seçimi için belirlenen aday otomobiller şu şekilde sıralanıyor;
“Audi A3, BMW 4 Serisi Coupe, BMW 2 Gran Coupe, Dacia Sandero, Fiat Egea Cross, Ford Puma, Ford Kuga, Hyundai i10, Hyundai i20, Jeep Wrangler, Land Rover Defender, Mercedes-Benz EQC, Mercedes-Benz GLA, Mercedes-Benz GLB, Mercedes-Benz S Serisi, Mini Cooper SE, Nissan Juke, Peugeot 208, Porsche Taycan, Renault Captur, Renault Zoe, Seat Leon, Skoda Kamiq, Skoda Scala, Skoda Octavia, Toyota Yaris, Volvo S60”
“Büyük Çekişmeye Sahne Olacak”
OGD Yönetim Kurulu Başkanı Ufuk Sandık, altıncı kez düzenlenecek “Yılın Otomobili” seçiminin gelenekselleştiğini belirterek “Bu yıl da daha önceki yıllarda olduğu gibi heyecan dolu bir çekişmeye şahit olacağız” diye konuştu.
“Türkiye’de Yılın Otomobili 2021” Bridgestone, Intercity, Shell Helix Motor Yağları ve TÜVTÜRK sponsorluğunda gerçekleşiyor.
Normalleşme adımları ile inşaat sektörünün güveni devam ediyor
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ve bununla bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri ortaya koyan “Hazır Beton Endeksi” 2021 Şubat Ayı Raporu’nu açıkladı. Rapor, işlerdeki mevsime bağlı yavaşlamaya rağmen sektörün güveninin ve beklentisinin yüksek kalmasında, Türkiye’de geçen hafta atılan normalleşme adımlarının etkisinin olduğunu gösterdi.
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektöründeki ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan en önemli göstergelerden biridir.
THBB, her ay merakla beklenen Hazır Beton Endeksi’nin 2021 Şubat Ayı Raporu’nu açıkladı. Geçen yılın normalleşme adımları ile yükselişe geçen inşaat ve hazır beton sektörü, yılın ilk ayında bir miktar gerilemiş olsa da şubat ayında hareketlenerek eşik değere yaklaşmıştır. Sektör 2021 yılına hem beklentisi hem de güveni yüksek başlamış, şubatta da bu durum devam etmiş görünmektedir. Bu ay, faaliyet ile beklenti arasındaki marj kapanmış, beklenti düşse de eşik değerin üzerinde kalmıştır.
Hazır Beton Endeksi Şubat Ayı Raporu verilerine göre şubat ayında beklenti ve güvende geçen yıla kıyasla bir yükseliş görülmektedir. Beklentideki gerilemeye rağmen geçen yıla kıyasla beklenti düzeyi hâlen yüksektir. Faaliyet Endeksi ise diğerlerinin aksine azalış göstermiştir. İşlerdeki mevsime bağlı yavaşlamaya rağmen sektörün güveninin ve beklentisinin yüksek kalmasında, Türkiye’de geçen hafta atılan normalleşme adımlarının etkisinin olduğu tahmin edilmektedir.
İnşaat sektörünün yoluna devam etmesi enflasyonda istenilen noktaya gelmesine bağlı görünmektedir
Raporun sonuçlarını değerlendiren THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Türkiye’de geçen hafta atılan normalleşme adımları, mevsime bağlı işlerdeki yavaşlamaya rağmen sektörün güveninin ve beklentisinin yüksek kalmasında etkisi olmuştur.” dedi.
Ekonomi yönetiminin yeni politikasını değerlendiren Yavuz Işık, “Ekonomi yönetiminin yeni politikası, uluslararası yatırım derecelendirme kuruluşlarınca dikkat çekici bulunmuş, bu politikanın geçen yıl düşen uluslararası rezervlerden, yüksek cari açık ve kötüleşen yatırımcı güveninden kaynaklanan kısa vadeli dış finansman risklerini hafifletmeye yardımcı olduğu ifade edilmiştir. Beklenti, son dönemdeki enflasyon odaklı bir politika setini uygulamaya koyan Türkiye’nin, yani faizi aşağı çekmede aceleci davranmayacağının sinyalini veren ekonomi yönetiminin bu şekilde yoluna devam etmesidir. Bu koşullar altında Türkiye ekonomisinin ağır faiz yükünün etkisinde kalmaması için bir an önce enflasyonun istenilen noktaya gelmesi gerekmektedir. İnşaat gibi diğer sektörlere kıyasla faize çok daha hassas olan bir sektörün yoluna devam etmesi buna bağlı görünmektedir.” diye konuştu.
‘ASKIDA TABLET’LER ÖĞRENCİLERE TESLİM EDİLDİ
Next Level AVM öncülüğünde başlayan “Askıda Tablet” kampanyası ile bağışlanan tabletler okul müdürleri kanalıyla öğrencilere teslim edildi; çocuklar okulların açılmasıyla birlikte tabletlerini de alarak çifte mutluluk yaşadı.
JLL Türkiye tarafından yönetilen, başkentin sosyal konulara da duyarlı, öncü alışveriş merkezi Next Level AVM’nin bir süre önce başlattığı “Askıda Tablet” projesinde bağışlanan tabletler, okul müdürleri kanalıyla ihtiyaç sahibi çocuklara teslim edildi. Yapılan yeni düzenleme sonrası eğitime başlayan çocuklar okul heyecanı ile birlikte tabletlerine kavuşmanın heyecanını da yaşadı.
Eğitime erişimde yaşanan sıkıntıların giderilmesine ve fırsat eşitliğine katkı sağlamak amacıyla “Askıya tablet, geleceğe iz bırak” mottosuyla hayata geçirilen projede, JLL Türkiye ve Next Level AVM’nin bağışladığı tablet bilgisayarlara, Atılım Üniversitesi, TÜGİAD Ankara Şubesi, MASFED, Otonomi, Kolatlar Grup Otomotiv ve Barışkent Gayrimenkul başta olmak üzere sivil toplum kuruluşları, özel eğitim kurumları, çeşitli kişi ve kuruluşların tablet desteğinin yanı sıra Nesibe Aydın Eğitim Kurumları tarafından da yardımcı ders kitapları hediye edildi.
Proje kapsamında elde edilen tabletler Çankaya ilçesinde yer alan Şahinbey, Mohaç ve Mehmet Hikmet Ayberk İlkokullarına Çankaya İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Şenay Serin’in katılımı ile Next Level AVM Müdürü Hakan Büyükmanav tarafından teslim edildi. Okullarda eğitim gören tüm öğrencilere verilmek üzere yardımcı ders kitapları da okul müdürlerine verildi.
Okulları ziyaret ederek tablet ve yardımcı kitapları teslim eden Next Level AVM Müdürü Hakan Büyükmanav, çocuklara sağlık ve başarı dileklerini iletti.
Ezber Bozan Tasarım Yarışması’na ilgi büyük
Ticaret Bakanlığı’nın desteğiyle Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği önderliğinde Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği ve Ege Maden İhracatçıları Birliği’nin birlikte düzenlediği mobilya, tekstil ve doğal taşın bir arada kullanılacağı “Ezber Bozan Tasarım Yarışması”nın öğrenci buluşmaları devam ediyor.
Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Cahit Doğan Yağcı, şimdiye kadar 13 farklı üniversiteyle online görüştüklerini ve 1000’e yakın öğrenciye ulaştıklarını söyledi.
“Toplamda 30’dan fazla üniversite ile buluşacağız. Yarışmamıza ilgi çok yüksek. Nakdi ödüllerden ziyade yurtdışı eğitim bursu ve fuar ziyaretleri ödülleri onların geleceği için çok önemli. Birçok üniversite yarışmayı ders kapsamında dönem projesi olarak belirledi. Öğrenciler ders kapsamında hem kendilerini geliştirecek hem de kariyerleri için önemli bir çalışmaya katılmış olacak.”
Üniversite öğrencileri için daha geniş bir iletişim ağı oluşturmanın önemine değinen Yağcı, “Tasarım yarışmalarının yarışmaya katılanlar için en önemli noktası jüridir. Hem akademik tasarımcı, hem profesyonel tasarımcı hem de sektörden kendi alanında kurumsal önemli temsilciler var. Bu kadar önemli isimleri bir araya getirmek Ezber Bozan Tasarım Yarışması’na katılmayı düşünen hem öğrenci hem profesyoneller için daha geniş bir iletişim ağı sağlamaları adına çok büyük bir kazanım.” dedi.
İnovasyon ve katma değer ezber bozan tasarımla gerçekleşecek
Dereceye giren tasarımların üretileceği ve EİB’te, fuarlarda sergileneceğini açıklayan Cahit Doğan Yağcı, başvuru sürecinin 25 Haziran’a kadar devam edeceğini de sözlerine ekledi.
“Mobilya sektörü, dış ticaret dengesine sağladığı katma değer ile ülkemizde stratejik bir önem taşıyor. Türkiye geneli mobilya ihraç birim fiyatı 2,59 dolar. Biz Ege İhracatçı Birlikleri olarak katma değerli üretimimizle birim fiyatını 2,85 dolardan 3,12 dolara çıkardık. Tasarım yarışmalarımızla, projelerimizle kg başına değeri arttırmayı ve 7 dolara çıkarmayı hedefliyoruz. 2020’de Türkiye geneli mobilya ihracatı 3,5 milyar dolara ulaştı. 2,8 milyar dolar dış ticaret fazlası veren mobilya sektörü ülke ekonomisine ve istihdamına ciddi katkı sağlayan sektörlerden biri. Bölgemiz için önemli üç birliğimiz ile bir güç birliği oluşturduk. Yarışmaya katılan öğrenciler mobilya, tekstil ve doğal taş ürünlerinden en az ikisini tasarımlarında kullanmak zorunda. Yenilikçi yaklaşımlarla sektörleri bir araya getirerek özgün tasarımlara odaklanmayı, daha fazla katma değer yaratmayı hedefliyoruz. Bu yüzden yarışmamızın teması da “Fütüristik Çalışma Alanı Mobilyaları”.”
Yarışmaya kimler başvurabilir?
İki ayrı kategoride düzenlenecek olan Ezber Bozan Tasarım Yarışmasının öğrenci kategorisi üniversitelerin Mimarlık, Mühendislik, Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültelerinin lisans veya yüksek lisans bölümleri, Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliğinin lisans veya yüksek lisans bölümleri ile Mobilya ve Dekorasyon ön lisans programlarında öğrenim gören tüm öğrencilerin katılımına açıkken, profesyonel kategorisi üniversitelerin Mimarlık, Mühendislik, Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültelerinin lisans veya yüksek lisans bölümleri, Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliğinin lisans veya yüksek lisans bölümleri ile Mobilya ve Dekorasyon ön lisans programlarından mezun olanlara açıktır.
Ödüller neler?
1) Para Ödülleri
Öğrenci Kategorisi Para Ödülü
• Birinci : 15.000 TL
• İkinci : 10.000 TL
• Üçüncü : 5.000 TL
• EİB Özel Ödülü (3 Adet) : 3.000 TL
• Mansiyon Ödülü (4 Adet) : 2.000 TL
Profesyonel Kategorisi Para Ödülü
• Birinci : 30.000 TL
• İkinci : 20.000 TL
• Üçüncü : 15.000 TL
• EİB Özel Ödülü (3 Adet) :5.000 TL
2) Yurtdışı Fuar Katılımı
Profesyonel ve öğrenci kategorilerinde birincilik ödülü alan yarışmacılar (grup katılımı durumunda grup üyelerinin ortak mutabakatıyla temsilci olarak bir kişi) para ödüllerinin yanı sıra masrafları EİB tarafından karşılanmak üzere uluslararası fuarlara götürülecek. (Birincilerin gidemediği durumlarda ikinci ve üçüncü yarışmacılar götürülecek.)
3) Yurtdışı Eğitim Bursu Ödülü
Ticaret Bakanlığının 2008/2 Tasarım Desteği Hakkında Tebliğ hükümleri çerçevesinde yarışmamızda dereceye giren ve ilgili mevzuat kapsamında gerekli şartları taşıyan tasarımcılar (grup katılımı durumunda grup üyelerinin ortak mutabakatıyla temsilci olarak bir kişi) en fazla iki yıl süre ile uluslararası düzeyde kabul görmüş yurt dışındaki eğitim merkezlerinde eğitime gönderilecek olup, eğitim giderleri ve bu döneme ilişkin yaşam giderleri söz konusu Tebliğ çerçevesinde Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu (DFİF) kaynaklarından karşılanacaktır. Yarışmayla ilgili detaylı bilgi ve yarışma şartnamesine www.ezberbozantasarimlar.org adresinden ulaşabilirsiniz.
Hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü burs desteğiyle katma değerini artırıyor
Türkiye geneli medikal tekstil ihracatı 2020’de yüzde 2.204 artarak 1,4 milyar dolar olarak gerçekleşti, Ege’den yapılan medikal teknik tekstil ihracatı ise 92 milyon dolara ulaştı.
Medikal teknik tekstil ihracatının artışında cerrahi elbiseler ve maskeler asıl payı oluşturdu.
Hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü, maske ve tulum ihracatında hibe uygulamasının sonlandırılmasıyla yıllık ihracata yaklaşık 5 milyar dolar katkı sağlayacağı görüşünde.
Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, düzenlediği basın toplantısında “Sektör olarak koruyucu maske ve tulum ihracatında hibe şartlarının kaldırılmasını talep ediyoruz.” çağrısında bulundu, medikal ürün grubunda rekabeti zayıflatan mevcut hibe şartlarını şöyle sıraladı:
“5 adet cerrahi maske ihracatı için 1 adet cerrahi maske hibe, 10 adet koruyucu tulum ihracatı için 1 adet koruyucu tulum yada 3 adet koruyucu tulum ihracatı için 20 adet cerrahi maske hibe şartı bulunuyor. Medikal ürünlerde hibe şartını kaldırdığımız takdirde küresel talebin yoğun olduğu bu ürün grubunda yıllık ihracatımıza yaklaşık 5 milyar dolar katkı sağlayacağını tahmin ediyorum. Kısa Çalışma Ödeneği, bez/kumaş maske ihracatının önünün açılması, Eximbank tarafından ihracatçılarımızın kullandıkları kredilerin vadelerinin 3 ila 6 aya kadar uzatılması gibi devletimizin aldığı tedbirler, firmalarımızın bu süreci en az hasarla atlatmasına katkı sağladı. Pandeminin etkilerini iş hayatında maalesef hissetmeye devam ediyoruz, üretimin ve istihdamın devamı için kısa çalışma ödeneğinin süresiyle ilgili devletimizden bir güncelleme bekliyoruz.”
Toplam 166 öğrenci burs almaya hak kazandı
Tekstil Mühendisliğini tercih edecek ve ilk 80 binde yer alacak başarılı öğrencilere eğitim hayatları boyunca burs imkanı sağladıkları projenin ikinci yılı olduğundan bahseden Sertbaş, toplam 166 öğrencinin burs almaya hak kazandığını açıkladı.
“Projemizle sektörün önemli bir ihtiyacı olan nitelikli iş gücü ihtiyacının karşılanmasına önemli katkı sağlıyoruz. 1’inci yıl toplam 92 öğrenci burs almaya hak kazandı. Üniversitelere göre dağılımları: İTÜ 59, Marmara 18, Ege Ünv. 4 , Dokuz Eylül Ünv. 1. Ayrıca Adıyaman, Bursa Uludağ, Gaziantep, Kahramanmaraş, Uşak, Pamukkale üniversitelerinde burs almaya hak kazanmış öğrencilerimiz var. 2’inci yıl ise toplam 74 öğrencimiz burs kazandı. İTÜ 56, Marmara 15, 3 öğrencimiz ise Pamukkale, Bursa Uludağ ve Adıyaman üniversitelerinde okuyor. Gençlerimizi sektörümüzde görmek istiyoruz, onlara ihtiyacımız var. Hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü geçmişte kapasite satıyordu, bugün tasarım satıyor. Gelecekte başka yenilikçi bir yönü ortaya çıkacak. Bu sektörde gelecek var.”
2021 yılı ihracat hedefi 1,5 milyar dolar
2020 yılında Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nden bin 305 üye firmanın ihracat yaptığını açıklayan Burak Sertbaş, 167 ülkeye ihracat gerçekleştirerek, geçen yılki seviye olan 1,3 milyar doları yakaladıklarını anlattı.
“Hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün 2021 yılı performansının pandemi koşullarındaki gelişmelere bağlı olacağını kabul etmekle birlikte, 2020 yılının getirdiği zorluklar içinde sektör olarak böyle bir performans göstermemiz bizi gelecek için cesaretlendiriyor, daha çok motive ediyor. 2021 yılı ilk 2 ay ihracat rakamlarımızı paylaşmak isterim. Ocak-Şubat döneminde Türkiye geneli ihracatımız geçen yılın aynı dönemine göre %1 artarak 3 milyar dolar olarak gerçekleşti. EHKİB olarak ise aynı dönemde hazır giyim ihracatımız yine %1 artışla 236 milyon dolar oldu. 2021 yılında EHKİB olarak ihracat hedefimiz geçen yıl mart-haziran dönemindeki kapanmaların tekrar olmayacağı beklentisiyle 1,5 milyar dolar olarak belirledik.”
Hedefimiz bölgemizin yeşil üretimde lider olmasını sağlamak
Sertbaş, sürdürülebilirliğin sektörün önümüzdeki dönemde en çok karşılaşacağı konu olacağını, artık hiçbir firmanın dünyaya karşı sorumluluk hissetmeden üretim yapmasının mümkün olmadığına da değindi.
“Türkiye bu konuda dünyada en çok potansiyel vadeden ülkelerden biri. Yıllardır zaten sosyal alanda sürdürülebilirlik için çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu yıl da birliğimiz faaliyetleri arasına Sürdürülebilirlik Ur-Ge’mizi de ekleyerek firmalarımızın kurumsal ve çevresel alanda bir dönüşüm sağlayabilmesi için destek vermeye çalışıyoruz. Önümüzdeki dönemde de firmalarımızın çevre konusunda aksiyon almaları için destek vermeye devam edeceğiz. Hedefimiz bölgemizin yeşil üretimde lider olmasını sağlamaktır.”
Hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü dijitalleşmeyle yükseliyor
Üyelerin dijital altyapılarını geliştirmek için yaptıkları çalışmalara değinen Burak Sertbaş, “15 Temmuz- 14 Ağustos tarihleri arasında Uluslararası Hazır giyim Federasyonu ve Sourcing Journal İşbirliğinde, Foursource E-Ticaret Platformunun altyapı desteğiyle gerçekleşen Global Apparel Sourcing Expo dijital fuarına 30 üye firmamızın katılımına destek olduk. Firmalarımızın dijital fuarlara katılımlarına yönelik desteğimizi Premier Vision ile devam ettirdik. 2020 yılının Eylül ayında ve bu yıl 15-19 Şubat tarihlerinde gerçekleştirilen Premiere Vision dijital fuarlara 19 firmamız ile katıldık ve firmalarımızın uluslararası platformlarda tanıtımlarını gerçekleştirebilmek amacıyla Premiere Vision’un çevrimiçi Pazar yerinde Haziran sonuna kadar yer almaları için anlaşma yaptık.” dedi.
Firmalarımızın AHA aracılığıyla uluslararası tanıtımlarını yapıyoruz
Sertbaş, 25 firmanın katılımıyla Hollanda Sanal Ticaret Heyeti gerçekleştirdiklerini önümüzdeki dönemde de Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliğiyle birlikte düzenlemeyi planladıklarını İspanya Sanal Ticaret Heyeti çalışmalarına devam ettiklerinden bahsetti.
“Dijital platformlarda yer alma çalışmalarımız kapsamında AHA (Aegean Has Apparel) projesiyle Ege Bölgesinde yer alan Hazır giyim üreticilerimizin farklarını tüm dünyanın bilmesini amaçladık. Oluşturduğumuz web sitesinde üye firmalarımızın bilgilerinin yer almasını sağladık, firma kayıtları hızla devam ediyor. Ayrıca AHA aracılığı ile tanıtımlarını gerçekleştiriyoruz. Bu yılın başında 15’incisini düzenlemeyi düşündüğümüz IF Wedding fuarını pandemi sebebiyle kasım ayına ertelemek durumunda kaldık. Gelinlik, abiye ve damatlık sektörü pandemiden en fazla etkilenen sektörlerimiz arasında. İzmir’in bu sektörde merkez konumda olması, bölgemizde önemli üreticilerimizin yer alması sebebiyle mümkün olan en kısa sürede normalleşmeyi arzuluyoruz. Gelinlik ve damatlık sektörünün pandemi öncesi potansiyelini daha da ileri taşıyacağından eminim.”
Şebnem Sönmez Wedding Boutique 2021 Gelinlik Koleksiyonunu Tanıttı
90’ların Moda Kodlarından İlham Alan Koleksiyon: “Grace of Magic”
Geleneksel el işçiliğini modern tarzla harmanlayarak zamansız ve rafine bir stille, zarif gelinler yaratma misyonunu 30 yılı aşkın süredir gelinlik endüstrisinde sürdüren Şebnem Sönmez Wedding Boutique, 2021 Yılı koleksiyonunu tanıttı. ‘’Grace of Magic’’ adıyla sunulan koleksiyon 90’ların moda kodlarından ilham alıyor ve pandemi nedeniyle modada değişen trendlere uyum sağlayarak rahatlığı ve şıklığı bir arada sunuyor.
Özelleştirilmiş kumaşlar, kristal ve inci işlemeleriyle zarif parçalar tasarlayarak, helen tarzdan, avangard modellere, klasik kesimlerden, salaş elbiselere, her tarza uygun modelleriyle Türkiye’nin gelinlik modasına yön veren tasarımlara sahip Şebnem Sönmez Wedding Boutique, “Grace of Magic” ile 2021 sezonunu karşılıyor. Yeni koleksiyonda 90’ların moda kodlarını modern bir yaklaşımla yorumlayan Şebnem Sönmez Wedding Boutique, pandemide değişen trendleri göz önüne alarak tasarladığı gelinliklerde rahatlığı ve şıklığı aynı anda yakalamak isteyen gelinlere hitap ediyor.
‘’Grace of Magic’’ Koleksiyonu 3 Ana Temadan Oluşuyor
1990’lı yılların özgür, cesur ve romantik gelinlerinden ilham alınarak günümüze uyarlanan koleksiyonda 3 ana tema ve 30 farklı model göze çarpıyor.
Özgür ruhlu gelinlere balon ve fırfır kollar
Koleksiyonda, ipek tüller, ipek şifonlar, pliselenmiş danteller, tüller ve şeffaf boncuklarla işlenmiş dantel aplikelerden hazırlanan tasarımlara farklı renk ve dokulardaki kumaşlar eşlik ediyor. Bir modelde birbirinden farklı iki veya üç dantel kullanılması, transparan büstiyerler, kapuçino ve blash yansıyan renkler , uzun balon ve fırfır kollar, eteklerde ve kuyruklarda fırfır detaylar da 90’ların ruhunu taşıyan özgür gelinlere sesleniyor.
Cesur ruhlu gelinlere derin dekolte ve yırtmaçlar
Sezonun yükselen trendlerinden derin sırt dekolteleri ve iddialı yırtmaçlardan oluşan modeller de cesur gelinlere için tasarlanmış. Daha sakin ve sade görünümlü gelinlikler ve çıkarılabilir parçalarla birden fazla görünüm elde etmeye olanak sağlayan pelerinler, bolerolar, tül uzun duvaklar ve parmaksız dirsek üstü eldivenlerde koleksiyonun fark yaratan detayları arasında.
Romantik ruhlu gelinlere üç boyutlu çiçekli danteller
Gelinlik modelinde çabasız görünüm tercih eden gelinler içinse, boru kesim etekler, kruvaze yakalar, klasikten de uzaklaşmayan, modernize edilmiş fransız dantelli A line gelinlikler, şifon ve tül farbelalar, üç boyutlu çiçekli danteller, yaprak desenli aplikelerle hareketlendirilmiş tasarımlar bulunuyor. Geometrik zeminli dantellerle çiçek desenli aplik dantellerin buluşması da “Grace of Magic” koleksiyonunun özgün detaylarından. Koleksiyonda bohem stili benimseyen gelinler için de puantiyeli tüller, vintage dantel ve nakışlardan oluşan eğlenceli seçenekler bulunuyor.
Şebnem Sönmez: ‘ Koleksiyonumu değişen trendleri göz önüne alarak hazırladım’
‘Grace of Magic’ in yaratım sürecini anlatan Koleksiyon Tasarımcısı Şebnem Sönmez, zorlu geçen 2020 yılının yeni dönemde alışkanlıkları da değiştirdiğini, tasarımda sadeliğin ve rahatlığın ön planda olduğunu söyledi. Sönmez: ‘Pandemi nedeniyle artık geriye dönülemez bir sürece girdiğimizi gözlemliyorum. Eskiye dönük alışkanlıkların pek çoğu yavaş yavaş ortadan kalkıyor, kalabalık ve gösterişli düğün organizasyonları yerini sınırlı katılımlı, mikro düğünlere bırakıyor. Kapalı kaldığımız dönemlerde dünya modasını internet ortamında da olsa, bol bol izleme imkanı buldum ve şunu gördüm: Moda da bu değişimden payını aldı ve koleksiyonumu oluştururken yeni dünya düzeninin dinamiklerini göz önüne alarak çalıştım. 90’ların ruhunu yeni nesil gelinlerin ihtiyaçlarına karşılık gelecek şekilde hazırlamaya özen gösterdim. Umarım yeni koleksiyonum da 30 yıldır olduğu gibi gelin adaylarımızın en güzel gününü güzelleştirmeye yardımcı olur’ dedi.
Lexus LC 500 Convertible Kadınlar Tarafından “En İyi Lüks Otomobil” Seçildi
Jüri üyeliğini kadın otomobil gazetecilerin üstlendiği WWCOTY Kadınlar Dünyası Yılın Otomobili Ödülleri’nde 2021’in “En İyi Lüks Otomobili” Seçilen Lexus LC 500 Convertible bu yaz Türkiye’de satışa sunulacak.
Premium otomobil üreticisi Lexus, Kadınlar Dünyası Yılın Otomobili Ödülleri’nde (WWCOTY) bir prestijli unvanın daha sahibi oldu. Lexus’un ilk yumuşak tavanlı üstü açılan modeli olan Lexus LC 500 Convertible, sadece kadın otomobil gazetecilerinden oluşan jüri tarafından 2021’in “En İyi Lüks Otomobili” seçildi.
Klasik spor otomobilin tutkusunu günümüze taşıdığı ifade edilen LC 500 Convertible, yaz aylarından itibaren Türkiye’de de satışa sunulacak. Yeni LC 500 Convertible, karnelyan taşından ilham alan özel kırmızı-turuncu tonlara sahip “Blazing Carnelian” isimli rengiyle Lexus Showroomları’nda yerini alacak.
5 kıta, 38 ülkeden yaklaşık 50 kadın otomobil gazetecisinin yer aldığı 11. WWCOTY ödüllerinde, LC 500 Convertible jüri üyeleri tarafından etkileyici tasarımı, güvenliği, konforu, teknolojisi ve markanın üstün üretim kalitesiyle övgü topladı.
LC Convertible da Coupe versiyonu gibi Lexus’un lüks yaşam tarzı markası ruhunu taşıyor ve bunu sürüş keyfi, eşsiz tasarım ve üstün işçilikle buluşturuyor.
2019’da Detroit Otomobil Fuarı’nda ilk kez konsept olarak gösterilen LC Convertible, ortaya çıktığı andan bu yana ödül kazanan bir model olmayı başardı. Konseptten üretim versiyonuna neredeyse birebir aktarılan LC Convertible, 5.0 litrelik V8 motoru ve 10 ileri Direct Shift otomatik şanzımanıyla 270 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor.
KOP’tan Kırsal Kalkınma Modeli Eğitimi
Gençler, Kırsal Kalkınma Modeli Eğitimi için Konya’da bir araya geldi.
Türkiye’nin 81 ilinden ve İtalya’dan gelen gençler Konya’da buluştu. ‘Gençlik ve Kırsal Kalkınma Modeli Eğitimi’ için bir araya gelen gençler bir sonraki toplantısını İtalya’da yapılacak.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ile KOP Gençlik Derneği, Türkiye Tohum Yetiştiricileri Alt Birliği ve Ulusal Ajans desteğiyle düzenlenen ‘Gençlik ve Kırsal Kalkınma Modeli Eğitimi’nin ilki Konya’da gerçekleştirildi. Genç nüfusun kırsalda karşılaştığı sorunlar ve gençlerin kırsaldaki üretim süreçlerinde aktif olarak yer alması gibi konu başlıklarını masaya yatırıldığı eğitim toplantısında İtalya ve Türkiye arasındaki iyi tarım uygulamaları paylaşıldı.
Ulusal Ajans desteği ile hayata geçirilen ve salgın kurallarına uygun gerçekleştirilen Gençlik ve Kırsal Kalkınma Modeli Projesi toplantısına KOP İdaresi Başkanı Mahmut Sami Şahin, Türkiye Tohum Yetiştiricileri Alt Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Ömer Güler ve yönetim kurulu üyeleri katıldı.
KOP İdaresi Başkanı Mahmut Sami Şahin, çözümün bir parçası olmak adına gerçekleştirilen sivil toplum faaliyetlerini çok önemsediğini belirterek, güçlü Türkiye’nin geleceği olan gençlerle bir arada olmaktan büyük bir mutluluk duyduğunu söyledi. Covid-19 gibi zorlu bir salgın hastalık sürecinde Türkiye’nin zorlu ama başarılı bir sınav verdiğini ifade eden KOP Başkanı Şahin, “Salgın sürecinde, ülkemizin gıda güvenliğini, gıda arz zincirini güçlü bir şekilde sağlamak ve kendi kendine yeten hatta bölge coğrafyasını da destekleyecek yapıya ulaşması için gerekli her türlü çalışmalar yapılmaktadır. Bu anlamda en büyük rol de elbette ki siz gençlere düşüyor. Kırsaldaki yaşamın parçası olmak adına bir araya gelmeniz ve bu zorlu mücadele gerektiren yaşamın nasıl olursa daha tercih edilebilir olacağı noktasında ortaya koyduğunuz yaklaşım ve bakış açısını çok önemsiyorum” dedi.
“Özgüvenli ve Üreten Gençliğe İhtiyacımız Var”
“KOP İdaresi olarak; model üretmek, bizzat sahadan aldığımız beklenti, ihtiyaç ve önceliklerle, yenilikçi ve sürdürülebilir projelerin hayata geçirilmesini sağlamaya yönelik önemli bir misyonumuz var” diyen KOP Başkanı Şahin; “Bugün burada konuştuklarınız ve geçmişten bugüne tartıştığınız, ortaya koyduğunuz sonuçları İdare olarak dikkate alan ve planlamalarını yaparken gençliğin istihdamını da arttırmayı hedefleyen bir bakış açısına sahibiz. Bir ülkenin geleceğini görmek istiyorsanız o ülkenin gençlerinin ne ile uğraştığına bakmanız gerekir. Tamda buradan hareketle sizler ülkesi için tarım alanında gayret eden, çalışmalar yapan gençlersiniz. Gelişmiş ülkelerin gelişmesindeki temel nedenleri incelediğimizde gençliğin sadece tüketen değil aynı zamanda özgüveni yüksek araştıran ve üreten bireyler olduğu gerçeğini görüyoruz. Bizim de her alanda ihtisaslaşmış bireylerin artmasına maddi ve manevi katkıda bulunmamız gerekiyor. Meslek edinmenin yanında hangi alanlarda uzmanlaşması gerektiğini bilen ve o yönde kendini geliştiren gençlerimizin yetişmesini sağlamamız gerekiyor” diye konuştu.
Eğitim toplantısının ikinci ayağının İtalya’da yapılacağını hatırlatan Başkan Şahin, program sonrasında belirlenecek 14 kişinin İtalya’daki Kırsal Yaşam ve Tarım Uygulamalarını yerinde görme fırsatı yakalayacağını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü; “Sizlerden ricam, vazgeçmeyin. Bizim vazgeçmeyen, gecesini gündüzüne katan, bilgisiyle emeğini yoğurarak ülkesi için hep daha iyisini yapmaya çalışan gençlere ihtiyacımız var. İtalya’dan döndüğünüzde her birinizin uygulamaya konulabilecek en az bir projesinin olmasını arzuluyorum. Biliniz ki, bu ülkenin size sizin de bu vatana ihtiyacınız var”
ALPHA ASSISTANCE İLE KARSAN ASİSTANS HİZMETLERİ İÇİN ANLAŞTI
Alpha Assistance, Türkiye’nin en büyük ticari araç üreticilerinden Karsan A.Ş.’nin 2021 yılı “Asistans” hizmetlerini vermek üzere anlaşma imzaladı.
Türk otomotiv sanayinde 50 yılı geride bırakan Karsan, dünyanın önde gelen otomotiv devleri için üretimden, toplu taşımacılık alanında kendi markaları ile özgün ürünlerini geliştiren, yaygın hizmet ağı ile pazarlama, satış ve satış sonrası hizmetlerini sürdürüyor.
Alpha Assistance Genel Müdürü Özgür Tezer, tamamen yerli ve milli üreticisi olan Karsan’ın asistans hizmetlerini vermekten dolayı büyük bir gurur duyduklarını belirtti. Tezer sektöre 5 ay önce giriş yapan Alpha Assistance hizmetlerinin büyümeye başladığını da söyleyerek “Bu anlaşma ve yaptığımız diğer anlaşmalar ile geleceğe güçlü mesajlar vermeye devam ediyoruz. Yenilikçi yaklaşımımız, hız ve müşteri konforu temalarımız ile Karsan ve diğer iş ortaklarımıza en üst düzeyde yeni çözümler sunacağız” diye konuştu.
“İnovatif Marka”
İnovatif marka DNA’sı ve sürdürülebilir çözüm üretme misyonu ile Karsan, geleceğin ihtiyacı olan elektrikli araç teknolojisindeki yenilikleri yakından takip ederek çalışmalarına hızla devam ediyor ve her geçen gün ürün gamını zenginleştiriyor. Karsan bugün Hyundai Motor Company (HMC) için yeni H350 hafif ticari araçlarını, Breda Menarinibus için 12-18m otobüsleri ve kendi markası altında Karsan JEST‘in üretimini gerçekleştiriyor. Karsan ayrıca şehirlerin toplu taşımacılık sistemlerindeki değişen ihtiyaçlara çözüm olarak Karsan markalı 8m erişilebilir ATAK ve STAR otobüslerini üretiyor. Karsan araç üretiminin yanı sıra, Organize Sanayi Bölgesi’nde yer alan fabrikasında endüstriyel hizmetler de sağlıyor.
Yaş meyve sebze ve mamulleri sektöründe kamu-ihracatçı birlikteliği ihracat rekoru getirdi
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, pandemiye rağmen 2020 yılında 1 milyar 40 milyon dolarlık rekor ihracat rakamına ulaştıklarını, bu başarıda kamu kurumlarıyla işbirliğinde çalışmanın payının büyük olduğunu kaydetti.
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak, İzmir İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Özen’i makamında ziyaret etti.
Pandeminin başladığından beri geçen bir yıllık sürede ihracatın aksamadan devam ettiğine işaret eden Başkan Uçak, “Ege İhracatçı Birlikleri olarak İzmir başta olmak üzere, Ege Bölgesi’ndeki tüm Tarım ve Orman İl Müdürlükleriyle işbirliği içinde hareket ettik. Bu sayede tarım ürünleri ihracatımız kesintisiz bir şekilde davam etti. Bu süreçte bize büyük destek veren Tarım ve Orman Bakanlığımızın tüm teşkilatlarına çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
Başkan Uçak, ziyarette Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Özen’e Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği tarafından başlatılan “Kullandığımız Pestisitleri Biliyoruz” Projesi hakkında da bilgi verdi.
İzmir Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Özen, İzmir’de tarımsal üretimin kalitesinin ve miktarının artması için Ege İhracatçı Birlikleri ile çok uyumlu bir çalışma yürüttüklerini, pandemi döneminde Ege İhracatçı Birlikleri’nin sağladığı desteklerinde çok kıymetli olduğunu ifade etti.
İzmir Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Özen’i ziyarette Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak’a Yönetim Kurulu Üyesi Martin Sanford, Ege İhracatçı Birlikleri Şefi Gökay Çelikli, Ziraat Mühendisi Şükrü Ercan ve Üye İlişkileri Temsilcisi Burcu Kurnaz eşlik etti.
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak, Yönetim Kurulu üyeleri Martin Sanford, Ata Özdemir ve Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreter Yardımcısı Serap Ünal ile birlikte Tarım ve Orman İl Müdürü ziyareti sonrasında Ege Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü’ne geçtiğimiz günlerde atanan Aliye Öztürk’e hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. Heyet daha sonra, Bölge Müdür Yardımcısı Şükrü Sabah ve İzmir Gümrük Müdürü Mahsum Bağırtan’ı makamlarında ziyaret etti. Ziyarette, ihracatın işleyişi ile ilgili çözüm önerileri değerlendirildi.