Köşe YazılarıMedya-Basın Dünyası

Yaşasın Demokrasi…Bayramları birleştirmek..(39)(Köşe yazısı 31.08.2016 Kayseri Star Haber)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ

davutgulec@hotmail.com

Çocukluğumuza damga vuran o güzelim 30 Ağustos Zafer Bayramını dün kutlayamadık.

Yüreğimiz buruktu. Kalbimiz sürekli sızlıyordu. Başımızdaki ağrı geçmedi. Gözyaşlarımız adeta kurudu.

15 Temmuz darbe girişiminden sonra ‘tehlike ve risk var’ denilerek kutlamalar, geçiş törenleri, resepsiyonlar tümden iptal edildi. Kutlamalar kâğıt üzerinde sözlü kaldı.

Ama, tüm bunlara inat ‘Yaşamak direnmektir, mücadeledir’ diyenler Anıtkabir’e, meydanlardaki Atatürk anıtlarına ‘Aydınlık Türkiye’ için gitmekten çekinmedi. Ben dün ki seçmelerimle devam ediyorum.

*Ölümün olduğunu unuttuğumuz bu dünyada ne çok saçma şeyi dert ediniyoruz kendimize. Para, mal, mülk, kırgınlık, kavga gurur. Yarın öleceksin deseler, bu kadar rahat tartışabilir miyiz sevdiklerimizle? “Yarın görüşürüz, haftaya ararım, tatilden sonra ordayım.” Ne basit, kurduğumuz cümleler. Hiç ölmeyecek gibi, kibirli ve gururlu yaşıyoruz. Keşke yarın ölecek gibi, merhametli yaşayabilsek.

*Atatürk bir gün Dolmabahçe’den gizlice çıkar Topkapı sarayı müzesine gelir. Müzeyi gezmek ister. Kendisini kapıcıya tanıtır, fakat kapıcı ‘henüz saat dokuz olmadı, memurlar da gelmedi Atatürk değil, kim olursan ol, bekleyeceksin’ der. Hiç şüphe yok ki, kapıcı Atatürk’ü tanımamış ve birden fazla bu sözlere muhatap bulunduğu için gelenin Atatürk olabileceğine inanmamıştır. Fakat mühim olan nokta Atatürk’ün kapıcının sert cevabı karşısında ısrar etmeyerek, bir kenara çekilip, saatin dokuz olmasını ve memurların gelmesini beklemesidir.

Sosyal paylaşımda büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ten seçmelerim ise şöyle.

*Biz Türkler tarih boyunca hürriyet ve istiklale timsal olmuş bir milletiz.

*Gençler! Geleceğe güvenimizi güçlendiren ve sürdüren sizsiniz. Siz, almakta olduğunuz eğitimle, bilgi ile insanlıkta üstünlüğün, yurt sevgisinin, düşünce özgürlüğünün en değerli örneği olacaksınız. Ey yükselen yeni kuşak! Cumhuriyeti biz kurduk, O’nu yükseltecek ve yaşatacak sizlersiniz.

*Memleketimizi esir etmek isteyen düşmanları behemehâl mağlûp edeceğimize dair olan emniyet ve itimadım bir dakika olsun sarsılmamıştır.

*Harp zaruri ve hayati olmalıdır. Hayatı millet tehlikeye maruz kalmayınca harp bir cinayettir.

*Türk Neferi kaçmaz, kaçmak nedir bilmez. Eğer Türk Neferinin kaçtığını görmüşseniz, derhal kabul etmelidir ki onun başında bulunan en büyük kumandan kaçmıştır.

*Zafer, “Zafer benimdir” diyebilenindir. Başarı ise, “Başaracağım” diye başlayarak sonunda “Başardım” diyebilenindir.

*Milletimiz davranışlarında ve gayretlerinde sarsılmaz bir bütünlük gösterdiği için başarılı olmuştur.

*Bilmeyen kalmamıştır ki: Ulusumuz, egemenliğini eline aldığı gün, en karanlık yoksulluğun, en derin uçurumun kıyısında idi. Bütün güçleri yıpranmış, bütün savunma araçları elinden alınmış, kutsal varlıkları saldırıya uğramış, pek acıklı bir durumda idi. Bütün bunları hiçe sayarak varlığını ve bağımsızlığını kurtarmaya karar verdi. Bu kararını başarıya ulaştırabilmek için kendine bir toplu davranış, bir belirli erek seçmesi gerekiyordu. Ulusun bütün varlığı ile bütün inanıyla, canını dişine takarak o yolda birlikte yürümesi ve er geç başarıya ulaşması gerekti. İşte baylar o erek bu yerdi, burasıydı. Umulan ve istenen başarı, işte burada kazanılan zaferdi.

“30 Ağustos Zaferi, Türk Tarihi’nin en önemli dönüm noktasıdır. Ulusal tarihimiz çok büyük, parlak zaferlerle doludur, ama Türk Ulusunun burada kazandığı zafer kadar kesin sonuçlu, yalnız bizim tarihimize değil, dünya tarihine yeni bir akım vermekte kesin etkili bir meydan savaşı hatırlamıyorum. Besbelli ki yeni Türk Devleti’nin, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli burada sağlamlaştırıldı, ölümsüz yaşayışı burada taçlandırıldı. Bu alanda akan Türk kanları, bu göklerde uçuşan şehit ruhları, devletimizin, cumhuriyetimizin ölümsüz koruyucularıdır.”

*kimi kime şikâyet edeceksiniz. Cumhurbaşkanımız “hala feto’nun peşinden koşanları savcılarımıza ve emniyet güçlerimize şikâyet edin” diyor. Yıllardır feto terör örgütüne karşı kararlı bir tutum sergileyen sayın cumhurbaşkanım; fetocuların hem de önde gelenleriyle ahbap çavuş ilişkisi olan siyasetçiler var olduklarına göre, vatandaş kimi kime şikâyet etse netice alınmaz, alınamaz. Bu durumdan güvenlik güçlerimizde, savcılarımızda rahatsızdır. Bilgilerinize (Fikret Ünsal)

*Şimdi Kayseri 436 kişi ile temizlendi mi? Doğru temizlenmiştir. İtfaiye köpük köpük kaldırım taşı temizliyor. Tertemiz bir memlekete yaşamak ne güzel. (Necmettin Çuhadaroğlu)

*”Yepyeni bir dünya kuracağız. Ve dört bir yana yazacağız; Gerçekçi ol, imkânsızı iste. Eğer birgün beni başım eğik görürsen, biI ki başım yere düşmüş birini kaldırmak için eğilmiştir. Dik dur Ve gülümse. Bırak Neden Gülümsediğini Merak etsinler” Arkamdan konuşmaya devam et. Çünkü karşıma çıkacak kadar büyük değilsin.”(Che Guevara)

*Bu günkü baskınlar da yetmez. Daha ne ki Aysbergin görünen yüzü alınanlar. Yılanın başları var yedi başlı. Ejderhayla savaşıyorsunuz. Allah devletimizin yardımcısı olsun. Evet bilmem kaç saat oldu ama 12 tane ana kuzusu cennete uğurlandı 257 tane yaralı var. Camilerde sala yok, ellerinde bayrak olanlar yok. Meydanlarda kimse yok. Düdüğe basıp şov yok. Rant sağlayıp suyu 1 liraya satan yok. Yeni zaferlerin müjdecisi olması dilek ve duasıyla, büyük Türk Milletinin 30 Ağustos Zafer Bayramını kutluyorum.

*Çok sıkıldım. Ekranlarda cemaate her gün lanet okuyan malum mühim zatların, geçmişte bulundukları tüm makamlara Cemaat tarafından taşındıklarının farkındayım. Örgütsel bağları dışında, geldikleri makamları hak edecekleri hiçbir meziyetlerinin olmadığının da farkındayım. Bugün Fetöyü lanetlerken seslerinin böylesine çok çıkmasının, geçmişteki suçlarını örtme endişelerinden kaynaklandığının da farkındayım. Merak ediyorum, son dönemin medya maymunları, bizim her şeyin farkında olduğumuzun farkındalar mı? Hepsinden, ama hepsinden. Çok sıkıldım…

*Şöyle çevrem var, böyle tanıdıklarım var diye övünenler; bulunduğunuz makamınızı, parasal gücünüzü, sosyal statünüzü kaybettiğinizde acaba kaç kişi kalır yanınızda? Amansız bir hastalığa tutulduğunuzda veya dar gününüzde, zor gününüzde kaç kişi arar bulur sizi? Menfaate dayalı yalakaları değil, Allah rızasını düşünen insanları dost edinin kendinize. Bir gün, en zor anınızda size değer verenlerin gözünün içine bakıp huzur bulmak için bunu yapın. Rabbim iyiler ile karşılaştırsın hepimizi.

*Açık ve net konuşmuş. “Özgürlük, demokrasi ve insan hakları İslam ile uyumsuzdur. Siz Avrupalı değilsiniz ve hiçbir zaman da olmayacaksınız.” (Hollanda Bakanı Greert Wilders)

*Artık şu kansız bayraksızları meclisten atın ve bir farkındalık yaratın.

Birde, ‘Milli ve dini bayramları’ artık her alanda birleştirin, bütünleştirin ve meydanlarda gösterin..

 

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, Kayseri ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile Küresel Gazeteciler Konseyi, TSYD, TİMEF, AVKON, ADD üyesi, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği, Tüm Mücadele Sporları Derneği, Kayseri Spor Adamları Derneği, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Davut Güleç Panel İletişim Davut Güleç – Sağ Menü