Davut GÜLEÇ O Bir Dünya Markası, Kayseri Modeli
Türkiye’de 2022 yılında bir önceki yıla göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı %10,1 artarak 1 milyon 269 bin 912 adet olurken, trafikten kaydı silinen taşıt sayısı %17,1 azalarak 35 bin 585 adet oldu. Böylece 2022 yılında trafikteki toplam taşıt sayısında 1 milyon 234 bin 327 adet artış gerçekleşti.
Aralık ayında 137 bin 173 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı
Aralık ayında trafiğe kaydı yapılan taşıtların %41,2’sini otomobil, %37,2’sini motosiklet, %12,2’sini kamyonet, %6,4’ünü traktör, %2,1’ini kamyon, %0,5’ini minibüs, %0,3’ünü otobüs ve %0,1’ini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre %11,7 arttı Aralık ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre motosiklette %37,6, traktörde %12,0, minibüste %2,3, otomobilde %1,9 artarken otobüste %18,9, kamyonda %17,2, kamyonette %5,2 ve özel amaçlı taşıtlarda %1,7 azaldı.Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre %109,2 arttı Aralık ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı motosiklette %264,2, otomobilde %91,2, minibüste %84,0, kamyonette %43,2, traktörde %26,3, otobüste %24,3, kamyonda %16,9 artarken özel amaçlı taşıtlarda %19,7 azaldı.Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı Aralık ayı sonu itibarıyla 26 milyon 482 bin 847 oldu Aralık ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların %53,9’unu otomobil, %16,2’sini kamyonet, %15,6’sını motosiklet, %7,9’unu traktör, %3,5’ini kamyon, %1,8’ini minibüs, %0,8’ini otobüs ve %0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Aralık ayında devri(1) yapılan taşıtların %69,1’ini otomobil, %16,3’ünü kamyonet, %5,4’ünü motosiklet, %4,2’sini traktör, %2,5’ini kamyon, %1,8’ini minibüs, %0,5’ini otobüs ve %0,2’sini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Aralık ayında 56 bin 506 adet otomobilin trafiğe kaydı yapıldı
Aralık ayında trafiğe kaydı yapılan otomobillerin %14,5’i Fiat, %13,9’u Renault, %7,2’si Toyota, %,6,1’i Volkswagen, %6,0’ı Hyundai, %5,4’ü Opel, %4,3’ü Kia, %4,3’ü Mercedes-Benz, %4,1’i Peugeot, %3,9’u Dacia, %3,7’si BMW, %3,7’si Honda, %3,5’i Citroen, %3,4’ü Skoda, %2,9’u Audi, %2,4’ü Nissan, %2,2’si Ford, %1,7’si Seat, %1,4’ü Volvo, %1,2’si Suzuki ve %4,3’ü diğer markalardan oluştu.
Ocak-Aralık döneminde trafiğe kaydı yapılan otomobillerin %70,1’i benzin yakıtlıdır
Ocak-Aralık döneminde trafiğe kaydı yapılan 566 bin 280 adet otomobilin %70,1’i benzin, %18,0’ı dizel, %8,5’i hibrit, %2,0’ı LPG ve %1,4’ü elektriklidir. Aralık ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 14 milyon 269 bin 352 adet otomobilin ise %36,9’u dizel, %35,1’i LPG, %26,8’i benzin, %0,9’u hibrit ve %0,1’i elektriklidir. Yakıt türü bilinmeyen(2) otomobillerin oranı ise %0,2’dir.
Ocak-Aralık döneminde en fazla 1300 ve altı silindir hacimli otomobil kaydı yapıldı
Ocak-Aralık döneminde trafiğe kaydı yapılan 566 bin 280 adet otomobilin %31,0’ı 1300 ve altı, %27,2’si 1401-1500, %24,4’ü 1301-1400, %9,3’ü 1501-1600, %5,8’i 1601-2000, %0,8’i 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahiptir.
Ocak-Aralık döneminde kaydı yapılan otomobillerin 223 bin 999’u beyaz renklidir
Ocak-Aralık döneminde trafiğe kaydı yapılan 566 bin 280 adet otomobilin %39,6’sı beyaz, %28,8’i gri, %11,3’ü mavi, %7,7’si siyah, %7,2’si kırmızı, %2,5’i turuncu, %1,5’i yeşil, %0,7’si kahverengi ve %0,6’sı sarı renklidir.
Trafiğe kayıtlı taşıtların ortalama yaşı 14,8 olarak hesaplandı
Türkiye’de 2022 yılı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 26 milyon 482 bin 847 adet motorlu kara taşıtı için ortalama yaş 14,8 olarak hesaplandı. Ortalama yaş otomobillerde 14,0, minibüslerde 15,5, otobüslerde 15,4, kamyonetlerde 13,3, kamyonlarda 17,8, motosikletlerde 13,3, özel amaçlı taşıtlarda 14,3 ve traktörlerde 24,4’tür.
Devri yapılan taşıtların ortalama yaşı 13,2 olarak hesaplandı
Türkiye’de 2022 yılında devri yapılan 9 milyon 563 bin 925 adet motorlu kara taşıtı için ortalama yaş 13,2 olarak hesaplandı. Devri yapılan otomobillerin ortalama yaşı 14,1, minibüslerin 12,9, otobüslerin 11,3, kamyonetlerin 11,6, kamyonların 14,3, motosikletlerin 5,8, özel amaçlı taşıtların 15,4 ve traktörlerin 19,5’tir.
FUARLAR ETKİSİNİ GÖSTERİYOR, İHRACATTA 2’NCİ SIRAYA YÜKSELDİ
ABD, rotasını Türkiye’ye çevirdi tekstil sektörü pazar payını artırdı
Tekstil sektörü ABD pazarında emin adımlarla yükseliyor
Tekstilde 14 milyar doları aşan ithalatıyla önemli bir oyuncu olan ABD, Türkiye’den alımlarını artırdı. 2021 yılında ABD’nin ithalatından aldığı payı yüzde 3,3’e çıkaran Türkiye, fuar ve heyetlerin katkısıyla kısa vadede yüzde 5’e paya ulaşmayı hedefliyor.
Türk tekstil sektörü ABD pazarından aldığı payı büyütüyor. Türkiye, 2021 yılında dünyadan 14,3 milyar dolar tekstil ihracatı yapan ABD’ye yaptığı ihracatını bir önceki yıla göre yüzde 32,1 artırarak 476 milyon dolara çıkardı. 2021 yılında ABD’nin toplam ithalatından aldığı yüzde 3,3 pay alan Türk tekstil sektörü, 2022’de de bu başarısını sürdürdü. ABD 2021 yılında fazla tekstil ihracatı yapılan üçüncü ülke konumundayken 2022 yılında bir basamak daha yükselerek, İtalya’nın ardından ikinci sıraya yerleşti. Sektör, Türkiye’nin 2023 İhracat Stratejisi kapsamında hedef ülkeler arasında yer alan ABD’den aldığı payı kısa vadede yüzde 5’e çıkarmayı hedefliyor.
“Başarımızı kalıcı olarak sürdürmek niyetindeyiz”
ABD’ye yapılan ihracatı değerlendiren Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Başkanı Pınar Taşdelen Engin, ABD pazarının sektör için önemli yer tuttuğuna vurgu yaparak şunları söyledi:
“ABD’ye 2021 yılında 476 milyon dolar, 2022 de ise 548 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. UTİB olarak ise bu ülkeye 112 milyon dolarlık ihracat yaptık. 2021 yılında Türkiye tekstil ihracatımızda 3’üncü sırada bulunan ABD, geçen yıl ikinci sıraya çıkmış durumda. Bu başarımızı kalıcı olarak sürdürmek niyetindeyiz.”
Sektör, New York’a çıkarma yaptı
ABD’nin kişi başına düşen 66 bin doların üzerinde milli gelir ile tekstil ve konfeksiyon sektörlerinde çok uzun zamandır dengeli ve büyük bir pazar özelliğini taşıdığına vurgu yapan UTİB Başkanı Engin, “ABD’ye yapılan ihracat başarısının altında fuarlar büyük yer tutuyor. Yılda iki kez düzenlenen Premiere Vision New York Fuarı’nı hem ABD pazarı hem de dünya pazarı açısından çok önemsiyoruz. 17-18 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen fuara 37’si Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği mili katılım organizasyonu, 10’u Ege İhracatçı Birlikleri ve 3 tanesi de bireysel olmak üzere ülkemizden 50 firma katıldı. Kumaş, Aksesuar, Deri, Hazır Giyim ve Tasarım ürünlerinin sergilendiği fuarda ayrıca UTİB olarak bir trend alanı ile yer alarak başarılı bir fuar geçirdik. Firmalarımıza başta ABD’li şirketler olmak üzere ilgi büyüktü. Firmalarımız önemli siparişlere imza attı. Bu fuarların meyvesini ihracattaki başarılarımızla almaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Fuara; Ada Denim, Akspa Tekstil, Almodo Altunlar Tekstil, Altınyıldız Tekstil, Antik Dantel, Aydın Örme, Barutcu Tekstil, Bezsan Tekstil, Beztas Tekstil, Btd Tekstil, Bz Jakarlı Dokuma, Can Tekstil, Confetti Tekstil, Dynamo Denim, Ekoten Tekstil, Emelda Deri, Er-Ez Dokuma, Ersat Tekstil, Esenteks, Ezgi Tekstil, Hantas Tekstil, Hmk Tekstil, İpeker Tekstil, İpekiş Mensucat, Karbel Kofeksiyon, Kimteks Tekstil, Kıvanç Tekstil, Kotonteks, MAC Tekstil, Marsala Dokuma, Nurel Tekstil, Özdoku Tekstil, Özel Tekstil, Palmiye Dokuma, Petek Saraciye, Seçen Tekstil, Tusa Denim firmaları katıldı.
UTİB İHRACATINDA ABD
| ÜLKE | 2021 Ocak – Aralı FOBD | 2022 Ocak – Aralı FOBD | Değişim FOBD % | PAY % |
| ALMANYA | 134.484.335 | 118.905.240 | -11,6% | 8,8% |
| BİRLEŞİK DEVLETLER | 113.736.095 | 111.565.957 | -1,9% | 8,3% |
| İSPANYA | 92.102.412 | 105.073.802 | 14,1% | 7,8% |
| İTALYA | 64.920.214 | 70.532.274 | 8,6% | 5,2% |
| FAS | 62.754.048 | 67.056.438 | 6,9% | 5,0% |
| Toplam: | 1.354.870.247 | 1.351.577.631 | -0,2% | 100,0% |
TÜRKİYE TEKSTİL İHRACATINDA ABD
| ÜLKE | 2021 Ocak – Aralı FOBD | 2022 Ocak – Aralı FOBD | Değişim FOBD% | PAY% |
| İTALYA | 1.002.946.627 | 970.076.666 | -3,3% | 9,4% |
| BİRLEŞİK DEVLETLER | 475.978.698 | 548.203.082 | 15,2% | 5,3% |
| BEYAZ RUSYA | 431.987.149 | 512.859.123 | 18,7% | 5,0% |
| İSPANYA | 416.935.512 | 491.160.346 | 17,8% | 4,7% |
| ALMANYA | 452.036.541 | 471.091.618 | 4,2% | 4,5% |
| TOPLAM | 10.141.789.738 | 10.358.775.615 | 2,1% | 100,0% |
2021 yılında Türk tekstil sektörünün ABD’den aldığı pay yüzde 3,3’e çıktı.
Türkiye’de güvenlik çözümleri pazarının 2025 yılında 344 milyon dolara ulaşacağı tahmin edilirken sektörde yaşanan yetenek açığı karşısında şirketler, “hizmet modelini” benimsemeye başladı. Dijital korsanların sadece saldırıya odaklanırken şirketlerin güvenliğin yanı sıra ticari faaliyetlerine de odaklanmak zorunda olduklarına dikkat çeken TD SYNNEX Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı, “Şirketler iş ortakları aracılığı ile siber güvenlik operasyonlarının bir kısmını ya da tamamını kapsayan hizmet satın alabilir.” dedi.Günümüzde siber güvenlik pazarı, “hizmet modeli” ile sunulan çözümler sayesinde yetenek açığına karşın büyümeye ve gelişmeye devam ediyor. Fortune Business Insights’a göre[1], 2022 yılında 155,83 milyar dolar olan pazar büyüklüğünün yıllık ortalama yüzde 13,4’lük artış ile 2029 yılına kadar 376,32 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Benzer şekilde IDC’ye göre Türkiye’nin güvenlik çözümleri pazarının da önümüzdeki yıllarda istikrarlı bir şekilde büyüyerek 2025 yılında 344,89 milyon dolara yükseleceği tahmin ediliyor.[2] Çoğu şirket siber saldırıların baskısı altında olduğundan kullandıkları çözümlerden de sonuç almak istiyor. Ayrıca, şirketlerde tehdit seviyesine bağlı olarak savunmalarını yukarı ve aşağı yönde ölçeklendirmeye yönelik artan bir talep de bulunuyor. Bu ölçeklendirme sayesinde uygun maliyetler ile siber güvenlik sağlanıyor. Bu nedenle şirketler kendilerini korumak için kurum içi güvenliklerini güçlendirmeye yardımcı olacak “hizmet modeli” ile güvenlik için tedarikçilere yöneliyor. Diğer yandan fidye yazılımlarının da “hizmet modeli” ile sunulabilmesi nedeniyle siber saldırılar son yıllarda artarak devam ediyor. Saldırganlar artık şirketlerin sistemlerinde daha uzun süre fark edilmeden kalmalarını sağlayan gelişmiş teknikler kullanıyor. Bu da dijital korsanların geçmişte hızla verileri elde edip sistemlere zarar verme taktiklerinin de değiştiği anlamına geliyor. Günümüzde saldırganlar artık sistemlerde saklanıp en değerli verilerin ve en kritik dosyaların nerede olduğunu öğrenmek için uzun süre gözetleme yapıyor. Hizmet modeli şirketlerin güvenliğini güçlendirirken net bir yatırım getirisi de sağlıyorKonuyla ilgili açıklamada bulunan TD SYNNEX Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı, “Dijital korsanlar sadece saldırıya odaklanırken şirketler güvenliklerinin yanı sıra ticari faaliyetlerine de odaklanmak zorunda. Birçok şirketin güvenlik açıklarını, sertleşen regülasyonları ve kullandıkları güvenlik çözümlerini düzenli olarak değerlendirecek zamanı olmuyor. Ancak ‘hizmet modeli’ şeklinde sunulan güvenlik çözümleri sayesinde şirketler, TD SYNNEX gibi iş ortakları aracılığı ile siber güvenlik operasyonlarının bir kısmını ya da tamamını kapsayan bir hizmet alabilir.” dedi. TD SYNNEX’in Türkiye’de distribütörlüğünü üstlendiği, “hizmet modeli” ile güvenlik sağlayan çözümlerin şirketlerin güvenliklerini güçlendirirken net bir yatırım getirisi elde etmelerine de yardımcı olduğunu belirten Yumrukçallı, “Distribütörlüğünü üstlendiğimiz çözümler, ölçeklendirilebilir olduklarından doğru tehdit seviyesini karşılayacak şekilde konumlandırılabiliyor. Ayrıca müşterilerimiz kendilerine bu çözümleri herhangi bir zamanda yalnızca ihtiyaç duydukları ölçekte kullanarak ödemelerini de buna göre uygun maliyetlerde yapabiliyor. Buna ek olarak, doğru güvenlik çözümlerini alma konusunda kapsamlı bir rehberlikten de faydalanabiliyor. Bir iş ortağı olarak tüm çözümleri uygun şekilde kullanmalarına yardımcı olmak için yanlarında yer alıyoruz. Böylece farklı çözümlerin birbirleriyle rekabet etmemelerini, aralarında gereksiz ve maliyetli çakışmalar olmamasını sağlıyoruz. Türkiye’deki şirketlere de mevcut işlerini geliştirirken bir siber güvenlik hizmeti almaları için küresel çapta geniş ağımız ile destek oluyoruz. Distribütörlüğünü yaptığımız küresel markaların çözümlerini, müşterilerimize sunmanın yanı sıra çalışanların bu teknolojileri nasıl uygulayacaklarını öğrenmeleri için teknik eğitim de veriyoruz. Hizmet modeli ile sunduğumuz gelişmiş güvenlik çözümlerinin kolay kullanılabilirliği ve geniş kapsamlı desteklerimiz sayesinde iş ortaklarımız güvenle faaliyetlerini yürütebilir ve siber güvenliklerine yaptıkları yatırımın karşılığını alabilir.” şeklinde konuştu.
TOYOTA GAZOO Racing Üstün Performansıyla WRC Sezonuna Hızlı Başladı
TOYOTA GAZOO Racing Dünya Ralli Takımı, 2023 FIA Dünya Ralli Şampiyonası’na galibiyetle başladı. Sezonun açılış yarışı olan Monte Carlo Rallisi’nde Sebastien Ogier, GR YARIS Rally1 HYBRID ile kariyerinin dokuzuncu zaferini aldı. Son şampiyon Kalle Rovanpera ise, ralliyi ikinci tamamlayarak Toyota adına önemli bir başarıya imza attı.
Genel olarak kuru havada geçen ralli, otomobillerin maksimum performansını sınarken Ogier, yarışın başından itibaren tempoyu belirledi ve ilk beş etabı kazanarak kısa zamanda rakiplerine fark açmayı başardı.
Bununla birlikte GR YARIS Rally1 HYBRID, sezonun ilk 11 etabında en hızlı otomobil oldu ve iki etap dışında tüm etaplarda en hızlı zamana imza atarak gücünü bir kez daha kanıtladı. Ogier Cumartesi gününün ardından liderliğini korumaya odaklandı ve yarışı Rovanpera’nın 18.8 saniye önünde kazandı.
Ogier’in 56. WRC galibiyetinin yanı sıra Rovanpera, Monte Carlo’da altı etap kazanarak ikinci sırada podyuma çıktı. Toyota adına yarışan Elfyn Evans da, takım arkadaşları gibi güçlü bir performans ortaya koyarken yaşadığı lastik problemine rağmen yarışı dördüncü sırada bitirdi.
TOYOTA GAZOO Racing’in başarılı sezon başlangıcına, WRC Challenge Programı’nda yer alan Takamoto Katsuta da katkı sağladı. Şimdiye kadarki en iyi Monte Carlo performansına imza atan Takamoto Katsuta, genel klasmanda altıncı sırayı aldı.
Monte Carlo başarısının ardından değerlendirme yapan takım kaptanı Jari-Matti Latvala, “Bu sonuçtan dolayı çok mutluyuz. Sezona harika bir başlangıç yaptık. Bu yıl zorlu bir mücadele bekliyorduk ve herkesin ortaya koyduğu sıkı çalışmanın karşılığını aldık. Otomobilin de performansı çok iyiydi ve daha fazla çalışmaya devam ederek bu tempoyu sürdürmeyi hedefliyoruz” dedi.
Efsanevi rallinin kazananı Sebastien Ogier ise kusursuz bir hafta sonu geçirdiklerini ifade ederek, “Burada kazanmak benim için her zaman özel olmuştur. Takım adına da üstünlük kurduğumuz bir ralli oldu. İlk iki sırada finişe ulaşmak sezon başlangıcı için harikaydı ve Kalle Rovanpera’nın da performansı çok iyiydi” diye konuştu.
Monte Carlo Rallisi’nin ardından WRC’nin ikinci yarışı, 9-12 Şubat tarihlerinde İsveç’te gerçekleştirilecek. Sezonun tam kış şartlarında yapılacak tek yarışı olan İsveç Rallisi’nde, sezonun en yüksek hızlarına ulaşılabilecek.
![](<img class="alignnone size-medium wp-image-317033" data-src="https://www.davutgulec.com/wp-content/uploads/2024/03/1064x200-Kopyala-300x56.jpg" alt="" width="300" height="56" />)