Ekonomi-teknoloji, kültür-sanat haberleri (18.04.2022)

TÜRKİYE EKONOMİSİNE BÜYÜK KATKI SAĞLAYACAK AR-GE YATIRIMLARINA ÜÇAY GRUP İLE BİR YENİSİ DAHA EKLENİYOR

Teknolojideki gelişimin, ekonomik kalkınma arayışlarına bir çözüm yolu olması, araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) faaliyetlerinin önemini gitgide artırdı. Ar-Ge harcamalarının 54 milyar TL’nin üzerinde seyrettiği ülkemizde, yapılan bu yatırımlara ÜÇAY Grup tarafından bir yenisi daha eklendi. Bünyesinde yapılacak çalışmalarla Türkiye ekonomisine büyük katkı sağlayacak olan EVREKAA isimli Ar-Ge merkezinin inşasında sona gelindi. 1 milyon doları aşan ilk yatırım ile hayata geçirilen ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın onay sürecindeki Ar-Ge merkezi hakkında açıklamalarda bulunan ÜÇAY Grup CEO’su Turan Şakacı, “Mikro düzeyde piyasadaki rekabeti artırırken, makro boyutta ise ülke ekonomisine katkı sağlayacağımızı öngörüyoruz” ifadelerini kullandı.

Teknolojideki gelişimin, ekonomik kalkınma arayışlarına bir çözüm yolu olması, araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) faaliyetlerinin önemini günden güne artırmaya devam ediyor. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de AR-GE yatırımlarına rağbet sürerken, 54 milyar TL’yi aşan harcama havuzuna ÜÇAY Grup tarafından bir yenisi daha eklendi. 1 milyon doların üzerindeki ilk yatırım ile EVREKAA isimli Ar-Ge merkezinin açılışında geri sayıma geçildi. Bünyesinde yapılacak çalışmalarla Türkiye ekonomisine doğrudan katkı sağlayacak ve yerinde Ar-Ge uygulaması şeklinde olacak merkeze yönelik, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nda değerlendirme çalışmalarına ise başlandı.

TEKNOLOJİK ATILIMIN VE EKONOMİK BÜYÜMENİN ANAHTARI

Buluşlar ve yenilikler halinde karşımıza çıkan teknolojik gelişmeler, dijital ekosistemin konuşulduğu günümüz dünyasında ekonomik refaha açılan en önemli kapı haline geldi. Araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) faaliyetleriyse yeni teknolojilerin keşfi ve mevcut teknolojilerin gelişimi için gerekli bir aktör olarak, ya da diğer bir deyişle ekonomik refaha açılan kapının anahtarı olarak tüm kuruluşların odak noktasına yerleşti. Türkiye’de de bu sürece paralel şekilde yatırımın yönü Ar-Ge çalışmalarına çevrildi.

TÜRKİYE’DE AR-GE HARCAMALARI 54 MİLYAR TL’NİN ÜZERİNDE

Gayrisafi yurt içi Ar-Ge harcamaları, 2020 yılında 54 milyar 957 milyon TL’lik değerlemeye karşılık geldi. TÜİK verilerine göre bir önceki yıl 45 milyar 954 milyon TL olan harcama rakamlarında, 9 milyar 3 milyon TL’lik artış ile yüzde 19,59’luk bir büyüme gerçekleşti. Bu harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla(GSYH) içindeki oranı 2019 yılında yüzde 1,06 iken, 2020’de yüzde 1,09’a yükseldi. Gün geçtikçe artan Ar-Ge yatırımlarına ise ÜÇAY Grup tarafından bir yenisi daha eklendi.

1 MİLYON DOLARI AŞAN İLK YATIRIMLA AÇILIYOR

Isıtma, soğutma, elektromekanik, inşaat, iklimlendirme alanlarında hizmet veren ve yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş vizyonunun Türkiye’deki en önemli temsilcileri arasında yer alan ÜÇAY Grup, ülkemize yönelik yatırımlarını hızlandırdı. Türkiye’nin küresel anlamda teknolojik rekabet gücüne, dolayısıyla da ekonomiye destek olabilmek adına 1 milyon doları aşan ilk yatırımla EVREKAA isimli Ar-Ge merkezinin inşasında sona yaklaştı.

“ÜLKE EKONOMİSİNE KATKI SAĞLAMAYI HEDEFLİYORUZ”

Geleceğe dair adımlarını hızlandırmaya devam ettiklerini belirten ÜÇAY Grup CEO’su Turan Şakacı, “Akıllı ofis olma özelliği taşıyan yeni Ar-Ge merkezimizde, yazılım teknolojilerini kullanarak inovatif ürünlere imza atmayı hedefliyoruz. Buradan hareketle de mikro düzeyde piyasadaki rekabeti artırırken, makro boyutta ise ülke ekonomisine katkı sağlayacağımızı öngörüyoruz” dedi.

“EKONOMİDE İTİCİ BİR GÜÇ OLARAK ROL OYNAYACAK OLAN AR-GE ÇALIŞMALARINA AĞIRLIK VERİLMELİ”

Sürdürülebilir bir büyüme için Ar-Ge çalışmalarının önemine vurgu yapan Şakacı, “ Piyasanın yeni girişimcilere açılmasına ve özellikle de farklılığı, yeniliği özendirecek aksiyonlar ile birlikte tam rekabetçi bir piyasaya ortamının dizaynına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu noktada yapılması gereken; teknolojik yeniliğin anahtarını elinde tutan, dolayısıyla da ekonomide itici bir güç olarak rol oynayacak olan Ar-Ge çalışmalarına ağırlık vermektir. Nitekim devlet kademelerince yapılan teşvikler de bize bunu gösteriyor” ifadelerini kullandı.

YENİ YÖNTEMLER VE YENİ TEKNOLOJİLER GELİŞTİRİLECEK

Arşimet’in ünlü “Buldum!” ünleminden ismini alan EVREKAA Ar-Ge Merkezi’nin fütüristlik bir mimari ile tasarlanarak 350 metrekarelik bir alan üzerine sıfırdan inşa edildiği belirtildi. Yerinde Ar-Ge merkezi olma özelliğine de sahip olan EVREKAA, 50 kişilik personel kapasitesi ile birlikte teknolojilerin, yazılımın ve verimli enerji çözümlerinin mühendislik ile birleştiği, bunun sonucunda ise katma değeri olan, dışa bağımlılığı azaltabilecek ve Türkiye’ye katkı sunulabilecek yeni yöntemler, yeni teknolojiler bulmak ve projeler geliştirmek amacıyla oluşturuldu. EVREKAA Ar-Ge Merkezi’ndeki fiziksel ve teknolojik tüm cihazlar, genel işleyişi hızlandıracak ve konforu artıracak şekilde uzaktan kontrol edilebilecek.

TÜRKİYE EKONOMİSİNE BÜYÜK KATKI SAĞLAYACAK EVREKAA BAKANLIK ONAYINDA

Yeterli Ar-Ge yönetimi ile teknolojik varlıklar, Ar-Ge insan kaynakları, fikrî haklar, proje ve bilgi kaynakları yönetim yeteneği ve kapasitesinin bulunması gibi pek çok gereksinimi karşılamayı başaran EVREKAA ’nın onay süreci için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na başvurular yapıldı. Yerinde Ar-Ge uygulaması şeklinde olacak merkeze yönelik, bakanlık değerlendirme çalışmalarına başladı.

Tütün ihracatçılarında ikinci Ömer Celal Umur dönemi

Ege İhracatçı Birlikleri’nde yapılan Ege Tütün İhracatçıları Birliği Genel Kurulu’nda Ömer Celal Umur, tek aday olarak girdiği seçimde kullanılan 21 oyun tamamını alarak ikinci kez güven tazeledi.

Divan Başkanı Celal Hasan Umur olurken, Katip üyelikleri İhsan Çakın ve Hüseyin Altın yaptı.

Genel kurul sonrasında tütün sektörü ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Ömer Celal Umur, “Sigara pazarı Türk tütünü satılan ülkelerde büyümüyor o nedenle ihracatta çok büyük artışlar beklemiyoruz. Yeni çıkarılan Türk Tütünü Kullanım Oranları Zorunluluğu ile Türkiye’de üretilen tütünlerin kullanımı yüzde 30’a çıkacağı için özellikle virginya ve burley tütünü üretiminde artış bekliyoruz. Bu ürünler Türkiye’de üretilmeye başlandı. Virginya tütünü yıllık 10 milyon kilo üretim seviyesine ulaştı. Burley tütünü de 300 ton deneme üretimi yapıldı. Dünyada sigaralarda Türk tütününün oranı yüzde 10-15. Virginya ve burley üretimini artırarak yüzde 100’üne hitap eder konuma geliyoruz.” dedi.

Umur, “Virginya tipi tütün Ege Bölgesi’nde ilk kez geçen sene üretildi, Batman ve Adıyaman’da üretimde başarı yakalandı. Virginya tütünü büyük yapraklı olduğu için makineli tarımda yapılabilir. 2021 yılında iklim koşullarının olumsuzluğundan dolayı Ege Bölgesi’nde tütün rekoltesi 33 milyon kiloda kaldı. 2022 yılında Ege Bölgesi’nde 40 milyon kilo üretim bekliyoruz. Diğer bölgelerdeki üretimlerle 70 milyon kilo üretim rakamına ulaşabileceğiz. 2022 yılı için Ege Bölgesi’nde 52 milyon kiloluk kontrat yaptık.” dedi.

2021 yılında üreticileri enflasyon karşısında mağdur etmemek için Ege Bölgesi’nde kilogram başına 4 TL, diğer bölgelerde 2 TL fark verdiklerini anlatan Umur, “2022 yılında da fiyatların üreticiyi memnun edecek seviyelerde oluşacağına inanıyorum. Tütün sektöründe kaçakçılıkla mücadele konusunda Devletimiz büyük çaba gösteriyor. Vergi oranları arttığı zaman kaçakçılık oranları artıyor. Denetimlerle kaçakçılığın önleneceğine inanıyoruz. İhracatta 2021 yılı rakamlarını yakalamayı hedefliyoruz.” diye konuştu.

Ege Tütün İhracatçıları Birliği Genel Kurul Toplantısı’nda, 2022 yılı bütçesi ve iş programı da görüşülerek kabul edildi.

Ömer Celal Umur kimdir?

Ege Tütün İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Celal Umur 10 Ağustos 1968 tarihinde İstanbul’da dünyaya geldi.

Orta okulu İzmir Saint Joseph’de, lise eğitimini İngiltere’de Bryanston School’da tamamlayan Umur, Yüksek eğitimi için gittiği Amerika Birleşik Devletlerinde, Tufts Üniversitesinin Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun oldu.

İş hayatına 1991 senesinde Londra’da Richard Ellis şirketinde başlayan Umur, 1993 senesinden itibaren İzmir’de T.T.L Tütün San. Ve Dış Tic. A.Ş. şirketinde yönetim kurulu üyesi olarak iş hayatını sürdürüyor.

1999 senesinden itibaren aralıksız olarak Ege Tütün İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği görevini yapan, 2018 yılından itibaren de Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürüten Ömer Celal Umur evli ve iki çocuk babasıdır. İyi derecede İngilizce ve Fransızca bilen Umur’un Osmanlı / Türk tarihi ve briç sporu başlıca hobileri arasındadır.

EGE TÜTÜN İHRACATÇILARI BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI

TÜRKİYE TÜTÜNLERİ A.Ş. – ÖMER CELAL UMUR

EGE TÜTÜN İHRACATÇILARI BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU

ÖZ-EGE TÜTÜN SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ- MUTLU PİROĞLU

SUNEL TİCARET TÜRK ANONİM ŞİRKETİ- MAHRU GÜREL AĞDANLI

PHILIP MORRIS TÜTÜN MAMULLERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş.- SÜLEYMAN HANÇERLİ

JTI TÜTÜN ÜRÜNLERİ SANAYİ A.Ş.- GÜRKAN ÖZTÜRK

BRITISH AMERICAN TOBACCO TÜTÜN MAMÜLLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.           – ADİL MURAT GÜVEN

SOCOTAB YAPRAK TÜTÜN SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ- SÜLEYMAN YİĞİT TUNÇEL

ALLİANCE ONE TÜTÜN ANONİM ŞİRKETİ- SELİM JİMİ

PRESTİJ TÜTÜN SAN.VE TİC.A.Ş.- İSMET ÇAKIN

ORİENTAL LİNK TÜTÜN TİCARET ANONİM ŞİRKETİ- MAHMUT ÖZGENER

ADALYA TOBACCO TÜTÜN MAMÜLLERİ SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ- TURAN YALÇIN

EGE TÜTÜN İHRACATÇILARI BİRLİĞİ DENETİM KURULU

EGE TÜTÜN TİC.VE SAN.A.Ş.      RİKARDO ALİBERTİ

ANADOLU FRANA TÜTÜN TİC.A.Ş.      ALİ BOROVALI

ŞARK TÜTÜN TİC.VE SAN.A.Ş.   İHSAN ÇAKIN

30 Ülkede 20 Bin Şirkete Hizmet Veren Uluslararası İnsan Kaynakları Danışmanlık Firması, “Gi Group Holding’e” Dönüştü

Dünya genelinde 30 ülkede 20 binden fazla şirkete hizmet veren uluslararası insan kaynakları danışmanlık firması Gi Group, bünyesindeki tüm markalarını temsil eden yeni kurumsal markası “Gi Group Holding’i’’ duyurdu. 2021 yılında globalde 3,3 milyar Euro iş hacmine ulaştıklarını ifade eden Gi Group Holding Türkiye Ülke Müdürü Davide Riboni, “Sayıları 6 bini aşan çalışanlarımızın işlerini inanç ve tutkuyla yapması sayesinde, grubumuz insan kaynakları endüstrisinde lider bir güç haline geldi. Global markalarımızın Gi Group Holding’e dönüşmesi ile birlikte personel ve işe alım çözümlerimizi birleştirerek iş gücü piyasasının gelişimi için uyguladığımız stratejik yaklaşımımızı daha da güçlendirdik.” dedi.

Merkezi İtalya Milano’da bulunan uluslararası insan kaynakları danışmanlık şirketi Gi Group, bünyesinde bulunan Gi Group, Wyser, Grafton,Tack TMI başta olmak üzere pek çok markayı Gi Group Holding çatısı altında birleştirdi. 1988 yılında kurulan şirket, yaklaşık 25 yılda dünya genelinde 30’dan fazla ülkede 6 bin çalışanı ile insan kaynakları endüstrisinde lider bir güç haline geldi. 2017-2021 yılları arasında grupgelirlerini yüzde 65 (+1.3 milyar €) oranında arttıran şirket, Gi Group Holding’e evrilerek adayların ve şirketlerin sürekli değişen ihtiyaçlarını yansıtan sürdürülebilir, modern ve keyifli bir Küresel İş Gücü Piyasası yaratmayı hedefliyor.

AVRUPA’NIN 5. VE DÜNYANIN 16. EN BÜYÜK PERSONEL İŞE ALIM ŞİRKETİ

Gi Group’un, holdinge dönüşerek sektöre yeni bir personel ve ​işe alım ekosistemi sunacağını dile getiren Gi Group Holding Türkiye Ülke Müdürü Davide Riboni, “2021 yılında 3,3 milyar Euro ciro ile 20.000’den fazla şirkete hizmet vererek; Avrupa’nın 5. ve dünyanın 16. en büyük personel işe alım şirketi olduk. Mevcut global insan kaynakları sektörünün karmaşık durumuna rağmen, müşterilerimiz için sağladığımız olumlu sonuçlar ve kazanımlar şirketin tarihindeki bu önemli adımı atmamız için bize cesaret verdi. Gi Group Holding, küresel entegre İK Hizmetleri ekosistemi, sürdürülebilir sosyal ve ekonomik değer üretmek için çalışıyor ve bunun karşılığında, çalışanlar için hayat değiştiren keyifli bir çalışma ortamı oluşturuyor. Holding bünyemizde yer alan tüm markalar; “Change Lives” (Hayatları Değiştir) Çalışan Değer Önermesi ile küresel sorunlara hızla yanıt verme ve öngörme konusundaki uzmanlığıyla, bölgesel pazar eğilimleri ve müşteri ihtiyacına uygun ve etkili 360° kapsamlı çözümler sunuyor.”dedi.

Riboni ayrıca; “Gi Group Holding olarak tüm dünyada bir işten daha fazlasını yaptığımızın bilincindeyiz. Bu nedenle temel değerlerimizi temsilen mottomuzu“More than Work” olarak belirledik. Gerçekten de 2001’de bu şirkete ilk katıldığımda, patronum bana yaptığımızın işten daha fazlası olduğunu söylerdi. Şubelerimize ne zaman bir aday iş başvurusu için gelse, bu sadece o kişi için bir iş fırsatı değil, aynı zamanda tüm hayatını da değiştirebilecek etkiye sahip bir fırsat. Biz Gi Group’ta her gün umut dolu insanlar ile tanışıyoruz. Bunun bilincinde olmak, bize ve işimize de değer katıyor. Bu nedenle iş arayanlar ve sektörümüz için daima elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.

ÖNÜMÜZDEKİ 5 YILIN ODAK NOKTASI: BÜYÜME

Gi Group Holding’in çatısı altında bulunan başlıca markalar olan Gi Group, mavi yaka geçici ve daimi personel işe alım çözümleri ve danışmanlık hizmetleri sunuyor. Wyser, orta ve üst düzey yönetici seçme ve yerleştirme çözümleri ve danışmanlık hizmetleri alanından çözüm ortaklığı üstlenirken, Grafton, yeni mezun ve orta düzey profesyonel işe alım çözümleri ve yetenek yönetimi danışmanlık hizmetleri veriyor. TACK TMI ise kurumsal eğitim ve gelişim hizmetlerinde öne çıkıyor. Gi Group Holding’in önümüzdeki beş yılda; iş stratejisi ile güçlü pazarları daha fazla konsolide etmeye, organik büyüme ve olası satın almalar yoluyla yüksek büyüme fırsatına sahip ülkelerde hızlanmaya odaklanacak. Ayrıca, stratejik odak noktası olarak Geçici İş İlişkisi alanını güçlendirmek ve geliştirmek ve Profesyonel Personel Hizmetleri için çalışacak.

SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇALIŞMA HAYATI TEŞVİK EDİLİYOR

Sürdürülebilir çalışma hayatının teşvik edilmesi Gi Group Holding’in stratejisinin merkezinde yer alıyor: ortak, çok paydaşlı bir sorumluluğun teşvik edilmesi yoluyla endüstri standartlarını yükseltmeyi amaçlayan Holding, tüm faaliyetlerini insanları uzun bir çalışma hayatı boyunca destekleyen yaşam ve çalışma koşullarına ulaştırma hedefi ile yürütüyor. Holding, sürdürülebilir bir çalışma hayatını tanımlarken dikkate aldığı temel noktaları şu şekilde açıkladı:

• İnsanlar: İşin anlamını ve değerini kavramaya yardımcı olmak, psiko-fiziksel esenlikle ilgilenmek, sosyal ve teknik becerilerin geliştirilmesine yatırım yapmak, profesyonel ve liderlik ilişkileri kurmak.

• Şirketler: Dayanıklılığı artırmak, inovasyona ve değer yaratmaya öncelik vermek ve insan sermayesine yatırım yapmak. Ek olarak, çeşitliliği ve kapsayıcılığı teşvik etmek, israfı azaltmak ve temel çevre sorunlarına dikkat etmek.

• Kurumlar: Aktif iş gücü politikaları geliştirmek ve desteklemek, kayıt dışı çalışma ve kaçakçılıkla mücadele etmek, sürdürülebilir esnekliği teşvik etmek, beceri uyumsuzluğunu azaltmak ve insanların istihdam edilebilirliğini artırmak için eğitimi teşvik etmek.

Gi Group Holding’in lansmanı ile birlikte yeni global websitesi (www.gigroupholding.com) ve global topluluk için haberlerin ve diğer ilgi çekici içeriklerin sunulduğu özel bir LinkedIn sayfası da hayata geçirildi.

EİB Turquality Projesi ile ABD’ye Türk Gıda Ürünleri İhracatı arttı

Türk gıda ürünlerinin ABD pazarında tanıtılmasına yönelik olarak Ege İhracatçı Birlikleri bünyesindeki 6 Birlik paydaşlığında (Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, Ege Mobilya Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği, Ege Yaş Meyve Sebze ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği, Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği), Ticaret Bakanlığı koordinatörlüğünde ve EİB organizasyonunda yürütülmekte olan Turquality Projesi kapsamındaki faaliyetlerin olumlu dönüşleri görülmeye başlandı.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi,“Trademap verilerine göre, Proje kapsamında tanıtımı yapılan ürün grupları toplamında ABD’nin tüm dünyadan 2021 yılında gerçekleştirdiği ithalat 2020 yılına göre yüzde 19 artarken, aynı ürün gruplarında Türkiye’den ithalatı yaklaşık yüzde 34 artış gösterdi. Tanıtımı yapılan sektör verileri incelendiğinde; meyve sularında yüzde 75, bitkisel yağlarda yüzde 70, levrekte yüzde 60, kuru kayısıda yüzde 50, zeytinyağında yüzde 30, baharat ürünlerinde yüzde 26 oranında ihracat artışı kaydedildi. Ticaret Bakanlığımız desteğiyle yürütülen projemizde hedeflerimizi yükselterek faaliyetlerimize devam etmeyi planlıyoruz.” dedi.

Türkiye-ABD arasında iki büyük lojistik hattı açıldı: ABD’ye ihracatımızı yükseltmede ülkemiz için büyük bir avantaj

ABD’de ciddi bir potansiyel olduğunu aktaran Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı Birol Celep, pandemi sonrasında lojistikte/konteyner trafiğinde yaşanan aksama sorununun önemli ölçüde çözüme kavuşturulduğunu, MSC ve APAC’ın Ülkemizden ABD’ye yönelik iki gemi hattını ulaşıma koyduğunu açıklayarak, “Önceden konteynerlar aktarmalı ve 30-35 günde ABD’ye gidiyordu. Direk servis azdı. ABD’ye yeni açılan bu iki büyük lojistik hattıyla artık konteynerlar 18 günde gidebilecek. Gidişi ve dönüşü de hızlı olacak. Bu da gıda ihracatımızda önemli potansiyel taşıyan ABD’ye yönelik ihracatımızı yükseltmede ülkemiz için büyük bir avantaj.” dedi.

Celep, ABD’de 2018 yılından itibaren yürütülen Turquality projesi kapsamında Las Vegas Üniversitesi Turizm Otelcilik Okulu öğrencilerine yönelik bir seminer ve Nevada Restoran Birliği işbirliği ile bir şef yarışması organize edildiğini anlattı.

“İlk olarak Las Vegas Üniversitesi, William F. Harrah College of Hospitality’de palanlanan etkinlik yapıldı. Etkinlik Fakülte Dekanı Dr. Stowe Shoemaker himayesinde, Bölüm Başkanı Dr. Joseph Lema yönetiminde Uluslararası Mutfak ve Kültür dersi veren Dr. Murray Mackenzie’nin Türk Kültürü ve Mutfağına ayırdığı derse misafir olarak katılım ve Fakülte mutfağında Executive Şef Mark Sandoval’ın Türk yemeği tarifi dersine katılım olarak gerçekleştirildi.”

ABD’li öğrenciden Türkiye’ye övgü: “Memleketimde hissettiriyor”

Birol Celep, Dr. Murry’nin yaklaşık 35 öğrencisinin olduğu derste, Selçuklu ve Osmanlı imparatorlukları dönemlerini ve Modern Türkiye Cumhuriyeti’ni de kapsayan Anadolu tarihinin, Türkiye’nin bulunduğu stratejik öneme sahip coğrafyanın işlenerek Türk kültürü ve Anadoludaki zengin biyoçeşitlilik ile birlikte Akdeniz diyetine vurgu yapılarak Türk mutfak kültürünün anlatıldığını söyledi.

“Ardından Şef Mark Sandoval, mutfakta Hünkar Beğendi tarifini yine 35 öğrencinin katılımı ile ders olarak işledi. Tarife ilişkin tadımın ardından öğrencilerinin görüşleri soruldu ve bir öğrencinin “memleketimde hissettiriyor” yorumu dikkati çekti.  Projemiz kapsamında ABD’de geleneksel bir etkinliğe dönüştürülen “Turkish Taste Culinary Competition (Türk Lezzetleri Şef Yarışması)” faaliyetinin ikincisi Las Vegas Üniversitesi Mutfağında gerçekleştirildi. Yarışmaya bölgede yer alan önde gelen restoranların şefleri katıldı”

Söz konusu faaliyetlere Ege Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi İ. Kazım Gürel ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Geçmiş Dönem Yönetim Kurulu Üyesi M. Ata ÖZDEMİR ve T.C Los Angeles Ticaret Ataşesi Ali Said DOLU katıldı.

Gerçekleştirilen tüm çalışmalar projenin @turkishtastesofficial sosyal medya hesaplarından takip edilebilir.

Yarışmacı şefler:

Noe Banuelos – Resorts World

Charles Bartlett – Circus Circus Steak House

Gonzalo Garzo – Palms Hotel & Casino

Rudy Janeo – Il Chianti Italian Restaurant

Oliver Brown – Cosmopolitan Hotel

Enrique Garcia – Disney World

Yarışmacılar, proje kapsamında tanıtımı yapılan ürünleri kullanarak hazırladıkları tariflerle yarıştılar.

Jüri Üyeleri

Deniz Ürünleri Konusunda Ünlü Şef Rick Moonen

James Beard Ödüllü Luciano Pellegrini

Beyaz Saray 2005 – 2007 Konul Şefi Lucio Arancbia

Eski Aşçılık Okulu Dekanı Şef Michelle Vietmeier

Yarışma projenin ana hedefi olan “yerel profesyonellerde Türk ürünleri hakkında farkındalık oluşturarak talep yaratmak, yine yerel profesyonelleri Türk ürünleri hakkında eğitmek ve Turkish Tast Marka yüzü haline getirmek” ilkesi doğrultusunda kurgulandığı için katılımcı şeflere ürün tedarik eden distribütörler de etkinliğe davet edilmiştir.

Katılımcı Distribütörler

Get Fresh – Francesca Johnson – Sales Manager

John Polhemus – Woodland Foods – Foodservice National Sales Manager

Brian Silver – Shetakis Wholesale – Corporate Director

Manny Ontal – Samuel & Son Seafood – Las Vegas General Manager

Ayrıca Las Vegas Üniversitesi Yönetici ve Akademisyenleri ve NvRA Yöneticileri de etkinliğe katılım sağladı.

Las Vegas Üniversitesi

Fakülte Dekanı Dr. Stowe Shoemaker

Bölüm Başkanı Dr. Joseph Lema

Murray Mackenzie

Executive Şef Mark Sandoval

NvRA

Birlik Başkanı ve CEO’su Katherine Jacobi

Finans Müdürü Scott Olson

Üyelik Müdürü Craig Erlanger

Son olarak Nevada Hong Kong Business Association Başkanı  Fion Chong’da etkinliğe katıldı.

Şef Yarışması kazananları:

1.            Gonzalo Garzo – Palms Hotel & Casino

2.            Oliver Brown – Cosmopolitan Hotel

3.            Noe Banuelos – Resorts World

Uyumsoft mermer sektörü temsilcileriyle bir araya geldi

Geçtiğimiz yılı 2 milyar dolar ihracat ile kapatan doğal taş sektörü, bu yıl 2.5 milyar dolar ihracata koşuyor. “Anadolu’nun Cevheri” sloganıyla geçtiğimiz günlerde 27. kez kapılarını açan Marbel İzmir Fuarı, renk ve desen çeşitliliğiyle dünya ticaretinin öncüsü Türk doğal taşını, global alıcılar ile bir araya getirdi. Ülkemizin yanı sıra, Amerika, Almanya, İtalya, İspanya, İran, Arabistan, Ürdün, Umman, Avustralya, Mısır, Hindistan, Hong Kong gibi birçok ülkeden katılımcılar ve ziyaretçiler fuarda buluştu.

Türkiye’nin teknoloji şirketi Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ, Marble İzmir Fuarı’nda doğal taş sektörünün temsilcileri ile bir araya geldi. Uyumsoft ekibinden Kurumsal Kaynak Planlama Genel Müdürü Özkan Metin, ERP Satış Direktörü Ebru Tanburacı, Müşteri İlişkileri Direktörü Abdullah Murat, Kıdemli ERP Satış Yöneticisi Nilüfer Ustamehmetoğlu, ERP HRM Satış Yöneticisi Ferhat Zengin, ERP Satış Yöneticisi Şeyda Özsoy, ERP Satış Yöneticisi Alper Kasapoğlu, ziyaret ettikleri firmalara, Uyumsoft’un mermer sektörüne özel olan uyumERP Mermer Üretim Modülü ve uçtan uca dijital dönüşüm uygulamaları hakkında bilgiler verdiler.

Uyumsoft’tan mermer sektörüne özel “Mermer Üretim Modülü”

Bilindiği üzere mermer sektörünün reçetesi olmayan bir üretim modeli bulunuyor. Mermerler, doğaltaş maden ocağında bloklar şeklinde kesiliyor ve bu bloklar, kimi zaman daha tesise bile ulaşmadan, müşteri tarafından ocakta seçilip, ayırtılarak, satın alınabiliyor. Bu sırada, her bir bloğa, bir kimlik numarası veriliyor. Ardından da, bu bloklar, plaka olarak kesilmeye başlıyor. Ancak, kimi zaman bloğun iç tarafı çürük ve boş olabilir. Örneğin, x bloğundan 40 tane plaka öngörülürken, 20 tane plaka çıkabilir. Kısaca, bloktan ne kadar bir plaka çıkacağı öncesinde çoğu zaman bilinmiyor, kesilen plakalar ise uçtan uca takip edilemiyor ve bu gibi nedenlerden dolayı mermer sektörü standart üretime uymayan ve özel üretim proseslerine sahip bir sektör olarak konumlanıyor.

Uyumsoft’un mermer sektörüne özel uyumErp’de Mermer Üretim Modülü’nün bulunduğunu kaydeden Müşteri İlişkileri Direktörü Abdullah Murat, şunları söyledi:

“Şuan sektördeki firmalar, işlerini çoğunlukla muhasebe programları ile takip ediyor. Ancak, içinde bulunduğumuz dijital dönüşüm sürecinde ve global pazarlarla iş birliği kapsamında, bu programlar mermer firmaları için yetersiz kalmaya başlamıştır. Firmamız Uyumsoft’un web ve mobil tabanlı uyumERP ürününde “Mermer Üretim Modülümüz” bulunuyor ve bu modül mermer sektörüne özel iş akışını uçtan uca kesintisiz yönetiyor ve maliyet hesaplamalarını sektör özelinde yapıyor. Kısaca uyumERP sayesinde, mermer sektörü blokları, plakaları ve tüm iş süreçlerini uçtan uca anlık şekilde izleyerek, yönetebiliyor. Burada, hem ocaktan müşteriye kadarki tüm aşamalarda izlenebilirlik sağlanıyor, hem sevkiyatlar doğru yapılıyor, hem maliyetler hesaplanıyor, hem de işletmeler işlerini uçtan uca yönettikleri için maliyet avantajını yakalıyorlar. Ayrıca, Uyumsoft’un mermer sektörünü yakından tanıyan, ciddi bilgi birikimine ve tecrübesine sahip olan uzman yazılım ve danışman ekipleri bulunuyor.” diye konuştu.

Timberland ve Billionaire Boys Club yeni sezonda Bee Line koleksiyonunda buluştu 
 Çevreye duyarlı, eko bilinçli ve çok yönlü işlevsel parçalar yeni sezonda Timberland ve Billionaire Boys Club işbirliğiyle Bee Line koleksiyonunda karşımıza çıkıyor. Koleksiyonda yer alan tekstil ve ayakkabı modelleri yazı selamlayan renk tonları ve 90’lardan ilham alan desenlere sahip. Bu özel koleksiyonda, unisex tekstil parçaların yanı sıra eko-inovatif özelliklere sahip yüksek performanslı erkek hikers ayakkabılar öne çıkıyor.
 Timberland ve Billionaire Boys Club, SS22 sezonunda özel bir koleksiyon için bir araya geldi. Koleksiyon çevre dostu, eko bilinçli, çok yönlü ve işlevsel tekstil ve ayakkabılardan oluşuyor.
 Bee Line x Timberland koleksiyonunun öne çıkan ürünlerinden bir tanesi Solar Ridge su geçirmez erkek yürüyüş ayakkabıları (2.899TL). Bu model, tüm Timberland ürünleri gibi çevre dostu şekilde tedarik edilen deri, geri dönüştürülmüş PET bağcıklar, en az yüzde 50 geri dönüştürülmüş plastik içeren ReBOTL™ kumaş astara sahip. Yüzde 75 yenilenebilir şeker kamışından ve doğal kauçuktan elde edilen GreenStride™ taban özelliğine sahip bu model, geçiş mevsiminin ve yürüyüş sevenlerin favorisi olmaya aday. Doğayla uyumlu kahverengi, turuncu, mavi ve yeşil tonlarını bir araya getiren Solar Ridge su geçirmez erkek yürüyüş ayakkabıları yağmura karşı tam koruma için GORE-TEX su geçirmezlik özelliklerine sahip.
 Daha sürdürülebilir ürünler tasarlamak ve bunu hayata geçirmek için ortak bir hedef doğrultusunda oluşturulan unisex Bee Line koleksiyonunda, yüzde 100 geri dönüştürülmüş naylondan elde edilen  su geçirmez üç katmanlı parka (5.999 TL), tamamen geri dönüştürülmüş pamuklu süprem kumaş kullanılarak üretilen ve baskı detaylarına sahip mavi ve bej uzun kollu tshirt (999 TL), yüzde 100 organik pamuktan üretilmiş kanguru cep detaylı kapüşonlu sweatshirt (1.999 TL) ve haki renkli geniş paça pantolon (2.399 TL) yer alıyor.

Param’ın reklam filmi: “Paradan Fazlası Param” yayında!
Finansal teknoloji sektörünün öncü markası Param, lansman filmini yayınladı. Finansal avantajlarıyla müşterilerinin her anında yanında olduğunu anlatan filmin başrolünde Can Bonomo yer aldı. Film, Param’ın kurumsal ve bireysel kullanıcılarına sunduğu çözümlerine dikkat çekiyor. ParamKart’ın yüzlerce markadaki nakit iade avantajına ve ParamPOS’un düşük komisyon oranları ve anında tahsilat imkanına da vurgu yapıyor.
Param’ın yenilikçi ve teknolojik yapısının yansıtıldığı filmde; kullanılan efektler, sahne geçişleri ve jingle da bu yapıyı destekliyor. Filmde Can Bonomo, finansal ihtiyaçlarına çözüm arayan karakterlerin her anında yanında oluyor.
Param Yönetim Kurulu Başkan Vekili Serhan Yılmaz lansman kampanyası ile ilgili görüşlerini paylaştı. Serhan Yılmaz, “Finansal ihtiyaçlarını karşılamak isteyen herkesin, ödeme aldığında veya ödeme yaptığında birçok seçeneği olduğunu biliyoruz. Lansman filmimizde de bu anların tümüne yer verdik. ParamKart ve ParamPOS ürünlerimizin sunduğu finansal avantajlarla kullanıcılarımızın her anında yanında oluyoruz. Filmde Can Bonomo’nun çözüm sunduğu konulara odaklanırken Param’ın dinamik dünyasını yansıttık. Tüm kullanıcılarımızın finansal çözümler ile her anlarında yanlarında olduğumuza ve her zaman daha fazlasını sunduğumuza dikkat çekmek istedik.” dedi.
REKLAM KAMPANYASININ KÜNYESİ

Reklamveren: Param

Reklamveren Yetkilisi: Serhan Yılmaz

Pazarlama ve Kurumsal İletişim Ekibi: Ebru Soğukpınar, Elif Özkür

Kreatif Ekip: Korkut Kalay, Ceren Çelik, Sultan Koç, Göknur Çiflik, Nur Melis Kavur

Reklam Ajansı ve Yapım Şirketi: V7 Collective

Kreatif Direktör: Enes Erkan

Yapımcı: Pelin Toksal

Yönetmen: Enes Erkan

Görüntü Yönetmeni: Fırat Lita Sözbir

Post Prodüksiyon: İmaj

Müzik: Alper Gemici

Seslendiren: Can Bonomo

Düzenleme: Can Saban & Ali Rıza Şahenk (TheFatLab)