Ekonomi-teknoloji haberleri ve TUİK verileri (12.01.2022)

Akaryakıt Zamları E-Ticarete İlgiyi Artırdı

Akaryakıt fiyatlarına yapılan zamlar, özel araçlarla yapılan alışverişte gidiş geliş maliyetini iki katına çıkarınca, ücretsiz kargo avantajına sahip online alışverişe ilgi arttı.

Türkiye’nin ilk para iadeli alışveriş sitesi Avantajix.com’un araştırmasına göre, 1 Ocak 2021’den bugüne akaryakıtta fiyat artışları, benzinde yüzde 85, motorinde yüzde 103 oldu.

KİLOMETRE BAŞI EN DÜŞÜK TÜKETİM 85 KURUŞ

Akaryakıt fiyatlarındaki artışla birlikte 1300 CC ve altı benzinli araçlarda şehir içi kilometre başı yakıt tüketimi 115 kuruşa, dizellerde 85 kuruşa yükseldi.

Bu rakam 1300-1600 CC benzinli araçlarda 140 kuruş, dizellerde 105 kuruş, 1600-1800 CC benzinli araçlarda 180 kuruş, dizellerde 140 kuruş, 1800-2000 CC benzinli araçlarda 210 kuruş, dizellerde 160 kuruş seviyelerine çıktı.

MARKETE GİDİŞ DÖNÜŞ MALİYETİ 20-50 TL ARASI

Avantajix.com Kurucu Ortağı Güçlü Kayral, orta mesafedeki bir market ya da AVM’ye özel araçla gidiş gelişin maliyetinin en düşük motor hacimli araçlarda 20 TL’yi aştığını belirterek, şunları söyledi:

“Bu rakam motor hacmi yükseldikçe 50 TL’ye kadar yükseliyor. Trafik yoğunluğuna göre de doğal olarak bu rakamlar artıyor. Avantajix verilerine göre son dönemlerde özellikle online market alışverişlerinde çok önemli artışlar oldu. Üyelerimizden gelen mesajlardan bu artışın gerekçelerinden birinin de akaryakıta gelen zamlar olduğunu anlıyoruz. Ya çok yakınlardaki marketlerden alışveriş ediyorlar ya da siparişleri online veriyorlar. Ücretsiz kargo, neredeyse yarım saate kadar düşen erken teslimat gibi avantajlarından dolayı online market alışverişi çok cazip olmaya başladı. Tüketici, alışverişi online yaparak hem yol masrafından kurtuluyor hem de karşılaştırma sitelerini kullanarak en uygun fiyatlı ürünlere ulaşabiliyor. Market alışverişini, Avantajix gibi her alışverişe para iadesi veren siteler üzerinden yaptığında da alışveriş daha da ucuz hale geliyor.”

Isı pompaları yüzde 70 enerji verimliliği sağlıyor,  2022 sanayide ısı pompası yılı olacak

Günümüzde enerjiye ihtiyaç arttıkça, enerji kullanımındaki bilinç artmaktadır. Bir işletme, enerji giderlerini ne kadar düşürürse, daha rekabetçi ve daha karlı bir işletme haline gelmektedir. Bu bakış açısıyla sanayiciler, ısı pompasına yönelmekte ve ısı pompasına olan talep artmaktadır. Uzmanlar, 2022 yılının sanayide ısı pompası dönemi olacağı kaydetmektedir. Isı pompaları, doğalgaz bağımlılığından kurtulmak ve cari açığın azaltılması için verimli ve etkili olan alternatif ısıtma ve soğutma teknolojisidir. Yenilenebilir enerji kaynağı olan toprak, su veya havadaki mevcut ısıyı değerlendirerek çalışan “Isı Pompaları”, standart iklimlendirme cihazlarından çok daha verimli bir şekilde ısıtma-soğutma ve sıcak su ihtiyacını karşılamaktadır.

Son yıllarda artan enerji maliyetleri yüzünden, sanayicilerin daha verimli sistemlere yöneldiğinin altını çizen CoolAer İklimlendirme Sistemleri AŞ Satış ve Pazarlama Müdürü Alper Zülkaroğlu, şunları anlattı:

İşletme sahipleri, yatırım yapmadan önce, sunulan sistemin kendini amorti etme süresine ve ilk yatırım maliyetine bakmaktadır. Isı pompaları, endüstriyel projelerde ortalama 9 ile 24 ay gibi bir sürede kendini amorti etmektedir. Bu süreden sonra da sistem maliyeti tamamen işletmenin kasasında kar olarak kalmaktadır. Nitekim, endüstriyel sistemlerdeki ısı pompası uygulamasında, mevcut sistemin aksine, ısıtma ve soğutma tek bir cihaz ile yapılmakta ve bu da sistemin bakım ve ilk kurulum maliyetlerini düşürmektedir. Isı pompaları ısıtma ve soğutma işlemini aynı anda yaparak, fabrikalarda eş zamanlı ısıtma ve soğutma prosesleri bulunduğu koşullarda çalıştığı zaman diliminde verimini ikiye katlayabilmektedir. Çok az bakım isteyen ısı pompaları, geleneksel sistemlere göre de oldukça çevrecidir.” dedi.

Isı pompası projelerinin %80’ni endüstriyel projeler oluşturuyor

Son yıllarda mevcut sistemlerin verimsizliğini gören sanayicilerin, ısı pompalarına yöneldiğine dikkat çeken Alper Zülkaroğlu, şunları söyledi:

Isı pompalarına olan bilinç ve ilgi her geçen yıl artmaktadır. Birçok firma, ısı pompasını ürün gamına almış durumdadır. Ancak bu artış hızı, Avrupa ülkeleri kadar hızlı değildir. Bu konuda, sektördeki firmaların, devlet kurumlarının ve üniversitelerin bu teknolojiyi daha fazla tanıtmaları önem kazanmaktadır. CoolAer olarak projelerimizin %80’ni endüstriyel projeler oluşturmaktadır. 2022 yılında sanayide ısı pompasına olan talep, artarak yoluna devam edecektir.” diye konuştu.

CoolAer, ilk yerli üretici konumundadır

Isı pompalarının Türkiye’deki ilk yerli üreticisi konumunda olan CoolAer, hava, su ve toprak kaynaklı ısı pompaları, hava ve su soğutmalı chiller grupları, Hassas Kontrollü Klima Sistemleri, İnrow Soğutma Sistemleri, Pano Klimaları, İndirekt Adyabatik Soğutma Sistemleri, Free Cooling Box üretimi yapmaktadır. Günümüzde, ülkemizdeki konutların yarısında ısı pompası kullanılmış olsaydı, daha az doğalgaz ithal edilerek, yılda ciddi oranlarda enerji tasarrufu sağlanabilirdi. Cari açığı düşürme ve doğalgaza bağımlılığı azaltma noktasında, tüm Avrupa ülkelerinde 2000’li yılların başından beri yapıldığı gibi, ülkemizde de sistemin yaygınlaşmasına öncelik verilmesi gerekmektedir. Isı Pompaları, özellikle Tekstil fabrikalarında, Yağ fabrikalarında, Otomotiv sektöründe, Gıda üretim sektöründe ve aslında prosesinde ısıtma ve soğutma olan tüm endüstriyel tesislerde ciddi bir tasarruf sağlamaktadır. CoolAer, Enerji Yöneticiliği Danışmanlık (EVD) firmalarına yönelik tanıtım ve bilgilendirme çalışmalarına da hız vermiş durumdadır.

Isı Pompaları sayesinde, %70’e varan enerji tasarrufu sağlanıyor

*Fabrikalarda imalat operasyon çıktılarına göre, %70’e kadar enerji tasarrufu sağlanıyor.

*Otellerde ısıtma, soğutma ve sıcak su amaçlı, %70’e kadar enerji tasarrufu sağlanıyor.

*AVM’lerde, kamu binalarında, okullarda, ofislerde, seralarda ve kümeslerde, %70’e kadar enerji tasarrufu sağlanıyor.

*Konutlarda yakıt cinsine göre, %40- % 60’e kadar enerji tasarrufu sağlanıyor.

Isı pompalarını, diğer cihazlardan ayıran özellikler şunlardır:

1-Isı pompaları bir numaralı enerji verimli cihazlardır.

2-Isıtma ve soğutma için iki sistem yerine, yalnızca tek bir sisteme ihtiyaç bulunur.

3-Mekan içi hava kalitesini artırır.

4-Mekanlara, eşit ve tutarlı bir ısıtma sağlanır.

5-Düşük işletme maliyeti vardır.

6-Daha az bakım gerektirir.

7-Karbon sürümünü azaltır.

8-Uzun ömürlüdür.

Sosyal Seyahat Platformu GitmekLazım.com’da gezin, kazanın, sosyalleşinSosyalleşmeyi ve keşfetmeyi bir platformda buluşturmak amacıyla kurulan Sosyal Seyahat Platformu GitmekLazım.com kullanıcıların yeni yerler keşfetmesini sağlayan yapısı, sosyalleşme uygulamaları ve kullanıcılara ekonomik anlamda katkı sağlayan ‘Papel’ sistemiyle gezginleri seyahate çıkmaya davet ediyor. Seyahat ve sosyalleşme özlemimiz hiç olmadığı kadar fazla. Bugün pek çok gezgin bir sonraki seyahatinin planlarını yaparken hem sosyalleşmek hem keşfetmek hem de yepyeni hikayelerin bir parçası olmak istiyor. GitmekLazım.com, kullanıcılarına gerek yurt içi gerek yurt dışı “Tüm Turlar Dahil” paket turlar sunarken aynı zamanda onların benzer bakış açısına sahip gezginlerle sosyalleşmesini de sağlıyor. Tatil hayallerine sınır koymayan GitmekLazım.com, platform içerisinde gezginlerin seyahat etmelerine fayda sağlayan araçlar ve kullanıcıların puan kazanabileceği, bu puanlarla çeşitli avantajlar sağlayabileceği “Papel” sistemini sunuyor. ‘Papel’ uygulaması adı verilen puan sistemi ile kullanıcılar topladıkları Papelleri turlarda indirim olarak kullanabiliyor. Konuyla ilgili açıklamada bulunan GitmekLazım.com Yönetici Ortağı Serdar Şahin şunları söylüyor: “GitmekLazım.com olarak turizm sektörüne yenilikçi bir fikir getirmenin heyecanını yaşıyoruz. Yeni yerler keşfetmenin ve sosyalleşmenin insanın ruhsal gelişimine ve hayatına pek çok açıdan olumlu etkileri mevcut. Bu felsefeyle keşfetmeyi ve sosyalleşmeyi bir platformda buluşturmak amacıyla GitmekLazım.com’u hayata geçirdik. Seyahatin ve tatilin sosyal yönünü güçlendirmeyi hedeflerken bizimle yola çıkan dostlarımıza yurt içinde ve başta Avrupa olmak üzere yurt dışında “Tüm Turlar Dahil” konseptine sahip onlarca tur seçeneği sunuyoruz. Bu sayede kullanıcılarımıza birçok avantaj sağlıyoruz.” GitmekLazım.com’un ‘Tüm Turlar Dahil’ konseptiyle ilgili de değerlendirmede bulunan Serdar Şahin: ‘Tüm Turlar Dahil’ konseptine sahip turlarla seyahat deneyiminde yaşanabilecek bazı olumsuzlukların da önüne geçiyoruz. Ekstra turların dahil olmadığı turlarda zaman zaman katılım oranından dolayı bu turlar iptal olabilirken, ‘Tüm Turlar Dahil’ turlarda ekstra aktiviteler her koşulda gerçekleşiyor. Bu sayede tur planı ve akışı sürdürülebilir hale geliyor. Sistemin sunduğu bir diğer avantaj ise ‘Tüm Turlar Dahil’ turlarda ödeme, rezervasyon alınırken yapıldığı için kur farkının ödenen ücreti etkilememesi. Tur süresince ödenen ücrette başka faktörler nedeniyle (katılım oranı, yapılan masraflar) herhangi bir değişiklik meydana gelmiyor. Gezginler tatil için ayırdıkları bütçenin dışına çıkmadan, saklı maliyetlerle karşılaşmadan, seyahatleri için planladıkları tüm deneyimlere erişebiliyor” dedi. GitmekLazım.comTürkiye’nin ilk sosyal tatil platformu GitmekLazım.com seyahatin ve tatilin sosyal yönünü güçlendirmeyi hedeflerken gezginlere yurt içinde ve yurt dışında birbirinden farklı tur seçenekleri sunuyor. Platform içinde bulunan araçlar ve Papel uygulamasıyla GitmekLazim.com, gezginlerin hayalini kurduğu tatili gerçekleştirmesine yardımcı oluyor. Aon’un Küresel Risk Yönetim Anketi Raporuna göre en büyük küresel risk “siber saldırılar”  İş dünyası liderlerinin gündemindeki en önemli 10 risk arasında siber saldırıların yanı sıra iş kesintisi, ekonomik yavaşlama, emtia fiyat riski ve marka itibarının zedelenmesi yer alıyor. Türkiye’nin de içinde yer aldığı EMEA bölgesindeki en büyük risk ise iş kesintisi oldu.Risk, emeklilik ve sağlık konularında profesyonel hizmetler sunan Aon, iki yılda bir yayınlanan ve küresel iş dünyasının karşı karşıya olduğu riskleri değerlendiren Aon Küresel Risk Yönetimi Anketi’nin sonuçlarını açıkladı. 60 ülke ve 16 farklı sektörü kapsayan ankete iki bin 300’ün üzerinde risk yöneticisi katıldı. Teknolojiye verilen önem ve duyulan ihtiyaç sonucunda siber risk, küresel riskler listesinde mevcut ve öngörülen riskler içerisinde ilk sırada yer alırken anketin ilk yapıldığı günden bu yana en yüksek risk skoruna ulaştı. Siber risk ayrıca, tüm bölge, sektör ve anket katılımcıları kapsamında ilk 10 risk arasında gösterildi. 2021 Küresel Risk Yönetimi Anketi sonucunda küresel iş dünyasının gündemindeki ilk 10 risk şöyle sıralandı:

  1. Siber Saldırılar/Veri İhlalleri
  2. İş Kesintisi
  3. Ekonomik Yavaşlama/Yavaş Toparlama
  4. Emtia Fiyat Riski/Malzeme Kıtlığı
  5. İtibar/Marka Hasarı
  6. Mevzuat/Yasa Değişiklikleri
  7. Salgın Riski/Sağlık Krizleri
  8. Tedarik Zinciri ya da Dağıtım Kesintileri
  9. Rekabette Artış
  10.  İnovasyon ve Müşteri İhtiyaçlarını Karşılama Başarısızlığı

Anket kapsamında belirlenen ilk 10 küresel riskin, mevcut konjonktürü yansıttığını ifade eden Aon Türkiye Eş-CEO’su Ferhan Özay şu açıklamayı yapıyor: “Geride kalan iki yılda, küresel COVID-19 salgınının tetiklediği, siber ve itibar gibi risklerin yönetiminin önem kazandığı, oldukça dalgalı bir seyre tanık olduk. İş dünyasının gündemindeki en büyük 10 risk de COVID-19’un kurumlar üzerindeki etkisini yansıtıyor. Koşullar firmaların bu dalgalı seyri yönetme ve daha iyi kararlar verme yeteneklerini sınıyor. Kurumlar da bu doğrultuda odak noktalarını ‘olay tabanlı’ risk değerlendirme yaklaşımından ‘etki tabanlı’ risk değerlendirme yaklaşımına kaydırıyor. Örneğin iş kesintisi önceleri doğrusal bir riskti ancak COVID-19 salgını iş kesintisinin birden fazla sektörü ve şirketi hem aynı anda hem de küresel olarak nasıl etkileyebileceğini gösterdi.”Aon Küresel Risk Yönetimi Anketi Raporu, iş dünyası liderlerinin gündemindeki en büyük 10 riskin yanı sıra her riske ilişkin hazırlık, ilgili kayıplar ve yönetim adımlarına da yer veriyor. Raporda öne çıkan bulgular şöyle sıralanıyor:

  • Salgın Riski/Sağlık Krizleri, 2019’da yapılan ankette 60’ıncı sıradayken, 2021’de yedinci sıraya yükseldi ve Kuzey Amerika dışındaki tüm bölgelerde en önemli 10 risk arasında yer aldı.
  • İş kesintisi küresel çapta en yüksek ikinci tehdit oldu. Asya Pasifik ve Avrupa’daki anket katılımcıları ise bu riski en yüksek tehdit olarak tanımladı.
  • Emtia Fiyat Riski/Malzeme Kıtlığının gelecekteki en büyük risk olacağı öngörülüyor.
  • Tüm bölgelerde istikrarlı olarak ilk 10 risk arasında yer alan dört risk şöyle sıralanıyor: Siber Saldırılar/Veri İhlalleri, İş Kesintisi, Ekonomik Yavaşlama/Yavaş Toparlanma ve Mevzuat/Yasa Değişiklikleri.
  • Tedarik zinciri ya da dağıtım kesintileri yeniden ilk 10 risk arasına girerken, salgın ve jeopolitik etkiler nedeniyle Avrupa ve Kuzey Amerika’da en yüksek risk olarak tanımlandı.
  • En yüksek küresel riskler arasında yer almasa da işgücü kıtlığı ve yeteneği muhafaza etmeye ilişkin sorunlar Asya Pasifik ve Kuzey Amerika bölgelerinde yüksek risk skorları aldı.
  • Enerji ve Doğal Kaynaklar, Konuk Ağırlama, Seyahat ve Dinlence ve Yaşam Bilimleri alanlarında çalışan yöneticiler İş Kesintisini bir numaralı risk olarak tanımladı.
  • Emtia Fiyat Riski/Malzeme Kıtlığı, Gıda, Tarım ve İçecek ile Endüstriyel & Üretim sektörlerinden katılımcılar tarafından bir numaralı risk olarak tanımlandı. Emtia Fiyat Riski/Malzeme Kıtlığının hem dünyada hem de Avrupa’da 2024 itibarıyla en yüksek beş risk arasına girmesi bekleniyor.

2021 Küresel Risk Yönetim Anketi risk yönetimi ve değerlendirme tekniklerine dair önemli çıkarımlar da içeriyor. Anket raporundan öne çıkan diğer önemli bulgular şöyle sıralanıyor:

  • 2019 anketi küresel çapta işletmelerin ortalama yüzde 53 risk hazır olma oranıyla son 12 yılın en düşük risk hazır olma seviyesine sahip olduğunu ortaya koymuştu. 2021 anketi ise geleneksel risklere yönelik hazırlık seviyelerindeki artışa rağmen, yükselen dalgalı seyir ve ilk 10 riskteki değişimlerin işletmeler için şimdiye kadar bildirilen en yüksek gelir kaybına yol açtığını ortaya koyuyor.
  • İşletmeler her ne kadar iklim değişikliğini en yüksek riskler arasında görmediyse de (29’uncu sırada yer alıyor) iklim değişikliğinin, doğası gereği her biri ilk 10 risk arasında yer alan iş kesintisi, malzeme kıtlığı, itibar zedelemesi, yasa değişiklikleri ve tedarik gibi anlık etkilerin ölçülebilir olduğu diğer somut risklerle bağlantılı olduğu görülüyor. Listede alt sıralarda yer almasına rağmen önemli görülen bir diğer risk ise Çevresel, Sosyal ve Yönetsel riskler. Söz konusu riskler 2019’da 39’uncu sıradayken 2021’de 31’inci sırada yer aldı ve önümüzdeki üç yıl içerisinde ilk 15 risk arasına girmesi bekleniyor.
  • Ankete katılanların yalnızca yüzde 29’u risk yönetimi kaynaklarına yatırım düzeylerini artırmayı planlıyor.
Süt ve Süt Ürünleri Üretimi, Kasım 2021 Ticari süt işletmelerince Kasım ayında 763 bin 413 ton inek sütü toplandı
Dış Ticaret Endeksleri, Kasım 2021 İhracat birim değer endeksi %9,7 arttı
Kümes Hayvancılığı Üretimi, Kasım 2021 Tavuk eti üretimi 197 bin 334 ton, tavuk yumurtası üretimi 1,6 milyar adet olarak gerçekleşti

Yazar - Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu -----Davut Güleç Kimdir ? -----

İlginizi Çekebilir

New Holland ürün gamının en güçlü traktörlerinin Kayseri Lansmanı ve geleneksel iftarı yapıldı.

New Holland ürün gamının en güçlü traktörlerinin Kayseri Lansmanı ve geleneksel iftarı yapıldı. New Holland …